tag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.comments2024-02-25T11:18:14.242+03:00Mimarlık; Şehir Planlama;Tarihsel ve Doğal Çevre Koruma;Architecture,Urban Planning;ConservationUnknownnoreply@blogger.comBlogger58125tag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-57833440213059503672023-07-20T22:37:04.685+03:002023-07-20T22:37:04.685+03:00Mesajını yeni gördüm kusura bakmayın.. Geliştirece...Mesajını yeni gördüm kusura bakmayın.. Geliştireceğim ilerde inşallah sevgili Oğuz.. Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-12220179730561144192017-01-09T20:29:41.008+03:002017-01-09T20:29:41.008+03:00"............ Ankara'yı sevmek için orada..."............ Ankara'yı sevmek için orada yaşamak gerek..Ankara'yı sevmek için anılarının geçtiği sokaklar, alış veriş yaptığın gezdiğin Sakarya, izmir Caddesi, Tunalı, Kuğulu vd iyi bilmek, karış karış bilmek gerek.. Ankara'yı sevmek için Kaleiçini, Hanlarını, Bedestenini, Sulu hanı'nı, hali'ni, Anafartalar Çarşısını, Yıba'yı vd bilmek, binlerce yıllık tarihini koklamış olmak gerek.. Ankara'yı sevmek için güneşin nasıl güzel battığını bozkırda, tozun nasıl savrulduğunu bozkırda, dikenin yanında ağacın nasıl zor yetiştiğini bozkırda bilmek gerek.. Bozkırın yazın geceleri nasıl püfür püfür olduğunu bilmek gerek.. Ailenin her bireyi ile geçen günlerini, aylarını ve yıllarını her ana hatırlamak, anmak ve özlemek gerek..Ankara demek Atatürk demek olduğunu, Başkent demek Cumhuriyet demek olduğunu bilmek gerek.. Anıtkabiri ziyaret etmek, Çankaya'ya gitmek, pembe Köşk'e uğramak demek..Vd......."<br /> Mehmet Tunçer 23 Kasım 2011Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-20167421187447352802015-10-18T15:54:07.998+03:002015-10-18T15:54:07.998+03:00Bugunku bentderesi bolgesinin altindan akmakta ola...Bugunku bentderesi bolgesinin altindan akmakta olan cay. idris dağı'ndan gelen hatip çayı, ankara kalesi ile hıdırlık tepesi arasındaki vadiden kıvrılarak dışkapı'dan ankara cayi ile birlesir. kalenin hemen yaninda romalılar döneminden kalan bir su bendi bulunmaktaydı. eskiden beri şehrin sayılı yeşil alanlarından semtlerinden biri olmasi nedeniyle ankara'nın önemli mesire yerlerinden biri olan bentderesi ağacı bol ve suyu olan bir yerdi. burada en kaliteli rakının içildiği ve ince sazın çalındığı eğlence alemleri yapılmaktaydı. hafta sonu tatili olan perşembe ve cuma günleri "Ankara'lılar dere boyunca mesireye çıkıyorlardı. Bazen burada tuluat kumpanyaları bile temsil verirdi. Bentderesi'nde iki kıyıyı birleştiren bir tahta köprü ile birkaç taş köprü bulunurdu. Derenin aşağı bölümlerinde deri işleyen atölyeler bulunduğu için bu yere tabakhane mahallesi adı verilmişti. ayrıca eski roma bendinin yeniden kazanımı düşünülerek hatip çayı üzerine beton takviyeli mini bir baraj yapılmıstı. Yağmurun bol olduğu mevsimlerde bendine sığmayan Hatip çayı çevresine zarar verirdi. 1957 tarihinde Ankara'da meydana gelen yağışlardan sonra oluşan su baskınından sonra(bir de tabii şehrin kanalizasyonunun bu dereye akması ve derenin b.k kokmasından sonra), derenin üzeri tümden kapatılarak Dışkapı'dan Cebeci'ye giden yol yapılmıştır. Ankara çayina akan üç çaydan biridir." Fahrettin AktaşProf. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-68135191923684402962015-06-29T19:41:29.999+03:002015-06-29T19:41:29.999+03:00Mükemmel bir yazı, gene yaz böyle!Mükemmel bir yazı, gene yaz böyle!Zeynephttps://www.blogger.com/profile/09586024902487120998noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-80229897676113580102015-03-22T21:20:33.553+02:002015-03-22T21:20:33.553+02:00Kocamanoğlu Tiyatrosu'nda temsiller vermek üze...Kocamanoğlu Tiyatrosu'nda temsiller vermek üzere, İstanbul'dan Ankara'ya gelen .... on parmağında on marifet olan Ahmet Fehim Efendi'nin anlattıklarına bakılırsa, Anadolu Demiryolları Kumpanyası'nın İzmit'ten Ankara'ya doğru döşemekte olduğu 485 kilometrelik demiryolu hattının tamamlanmak üzere olduğu günlerde; Ankara Valisi Abidin Paşa, oldukça telaşlıdır. Vilayetteki görevlilere Ankara Kalesi'nin derhal badanalatılmasını emretmekle kalmamış; kentte resim ve tabela konusunda herkesin üstat kabul ettiği Ahmet Fehim Efendi'yi çağırtıp onu kalenin tren yolundan görünen duvarına, uzaktan seçilecek büyüklükte bir Osmanlı arması resmetmekle görevlendirmiştir.<br />Yanına vaktiyle Ankara'ya yerleşmiş eski bir nakkaş olan yardımcısı Yanko'yu alarak hemen işe koyulan Fehim Efendi, kalenin duvarına yaklaşık kırk metrekare büyüklüğünde öyle bir Osmanlı arması resmeder ki; kullandığı güçlü renkler sayesinde arma, tam istenildiği gibi çok uzaklardan bakıldığında bile hemen göze çarpmaktadır.<br />Vali Abidin Paşa'nın Ankara Garı'nın açılış hazırlıkları kapsamında, Fehim Efendi'ye verdiği görev yalnızca bununla sınırlı kalmaz. Onun bu olağanüstü kutlama nedeniyle şehrin süslenip güzel taklarla donatılması için Milli Eğitim Müdürü'yle birlikte çalışmasını ister.<br />Zaman, 1892 yılının Teşrinisani başlarıdır ve Ankara'nın yapımı tamamlanan tren garına ilk kez bir katarın girmesine çok az zaman kalmıştır. Ahmet Fehim Efendi, bir kez daha kollarını sıvar. Gecesini gündüzüne katarak çalışır ve sonunda özellikle çalışmalarının yoğunlaştığı yer olan istasyonu, açılış için kendi deyişiyle adeta bir "cennete" çevirir.<br />"Şehirde şimendifer yolu yapımı yüzünden birikmiş ecnebi amele ve mühendisler..." in varlığıyla canlanan eğlence yaşamına renk katmaları için, daha önce Fehim Efendi tarafından İstanbul'dan getirtilmiş olan "Broğman Familyası" isminde on kişilik bir Macar orkestrası, açılış günü istasyonda yer alıp çalacakları parçalarla küşad törenini renklendireceklerdir.<br />Alıntı: Gülseren Mungan Yavuztürk, Bir Garın Tarihinde Yolculuk, KEBİKEÇ - 11.2001 — Ankara'da.Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-34923639654919241252014-05-30T08:28:03.086+03:002014-05-30T08:28:03.086+03:00First off I would like to say excellent blog! I ha...First off I would like to say excellent blog! I had a quick <br />question in which I'd like to ask if you don't mind.<br />I was interested to know how you center yourself and clear your thoughts before writing.<br />I have had a hard time clearing my thoughts in getting my thoughts out there.<br />I truly do enjoy writing but it just seems like the first 10 <br />to 15 minutes are usually lost simply just trying to figure out how <br />to begin. Any suggestions or hints? Appreciate it!<br /><br /><br /><br />My web blog - car check northern ireland (<a href="http://nxnn.info/user/GarfieldP" rel="nofollow"></a>)Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-71002498261117320392014-02-19T22:19:34.433+02:002014-02-19T22:19:34.433+02:00İbrahim Çallı dedesinin çalınan tabloları için ...İbrahim Çallı dedesinin çalınan tabloları için 'aymazlığın yıldızlısı' demişti; Abant'ın başına gelenler için ise 'arsızlığın yıldızlısı' demek yerinde olabilir sanırım. Bürokratlar, alanın peyzajına yapılan bunca müdahalenin/manipülasyonun oradaki bitki/hayvan varlığına olan olumsuz etkisini, geri dönüşü mümkün olmayan(irreversible) çevresel zararı görmezden mi geliyor? Neden emektar hocalarımızın düşüncelerine, öngörülerine uymuyorlar ? Bu hepimizin ortak geleceği ( =Our Common Future) . ! . ! .Bilen Kalenoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-54880746631899709242014-02-16T23:17:43.390+02:002014-02-16T23:17:43.390+02:001965-1968 Yılarında Dışkapıda,veteriner fakültesin... 1965-1968 Yılarında Dışkapıda,veteriner fakültesinin arkasında su süzgecinde, görevli bir abinin yanına ders çalışmaya giderdim.3 sene boyunca sular hakkında bilgim oldu. Hatta bazen klorlama işlerini gözetimlerinde ben yapmıştım. Sular gelir havuzlarda dinlenir, fıskiyelerle oksijenlenmesi sağlanır falan. Bu yer 50-60 nüfusa göre yapılmış bir tesis.<br /> Yıllar geçti, Ankara'nın nüfusu arttı.Ankara'ya su lazım. Çubuk Barajı yetmedi, kentleşme sayesinde kurudu.Nereden getiririz diye çalışmalar başladı. Kurt Boğazı ve çevresinden,Münye Köyü ve Emir Gölü arasındaki kuyulardan,Etimesgut'tan geçen Ankara Çayı'ndan ve en son olarak Hirfanlı Barajı'ndan su ihtiyacı karşılandı.<br /> Hirfanlı Barajı'nı biliyor musunuz? Ankara ' ya yaklaşık 100 km uzaklıkta. Bir zamanlar kerevitiyle meşhurdu. Yurt dışına ihraç eder, halkımızın geçim kaynağıydı. Şu an Kızılırmak , baraja gelene kadar geçtiği şehirlerin lağım sularını topladığından kerevit falan kalmadı. Evrim değiştirdi yeni bir hamsi kadar bir balık türedi. Vinçli kamyon barajın kenarına geliyor. İki kayık ağı karşı tarafa götürüyor. Vinç ağı çekiyor. 5 tona yakın balık geliyor. Günde 3 sefer yapıyorlarmış. Sordum bu nedir? Kedi-Köpek maması yapılıyor dediler...<br /> Daha önceleri olmayan bir şey gördüm. Hİrfanlı Barajı'ndan su karıştırdıktan sonra arabamı yıkadıktan sonra beyaz beyaz lekeler oluşmaya başladı, hatta ellerimi yıkadıktan sonra kremlemek mecburiyetinde kalıyorum. Pütür pütür oluyor. İşte biz bu suyu içiyoruz.<br /> Hiç, Şereflikoçhisar'dan Kulu' ya tuz gölünden geçtiniz mi? Hele bir geçin. Hayatta bir daha yemeklerinize tuz dökmezsiniz. Gölü toprak yığarak bölmüşler. Sağ taraf pırıl pırıl sol taraf simsiyah. Çok affedersiniz Konya'nın lağımı döküldüğünden bok yemeyelim diye.<br /> Konya Ovası'nda tarlaları sulayalım diye çiftçi sondaj kuyuları açmış.1990 larda bu kuyular 30-35 metreden su alırdı, şimdi 100-150 metre derinliğe kadar çıkıyor.<br /> Hatırladığım kadarıyla sondajda aldığın suyu aynı derinliğe iade etmek var. Kaplıca işletmeleri 200-300 metreden aldıkları suları ayıp olmasın diye kullandıktan sonra 40-50 metreye göstermelik olarak bırakıyorlar...<br /> Ankara'nın suyundan başladık nerelere geldik. Sonuç olarak, geleceğimize pırıl dünya bırakmak için menfaatlerimizi düşünmemeliyiz...İsmet YücelProf. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-75518321289574649212014-01-22T21:48:30.410+02:002014-01-22T21:48:30.410+02:00Bir varmış bir yokmuş:)
Hanlar hanı Taşhan'dan...Bir varmış bir yokmuş:)<br />Hanlar hanı Taşhan'dan Sümerbank'a...<br /><br />Han tipi konaklamadan otel tipi konaklamaya geçişin sınırında bulunan Taşhan, her iki tarzı da yaşamış, Ankara’nın sosyal ve siyasi kimliğinde önemli yeri ve misyonu olan yapıların başındaydı.<br />Eskiden, Ulus Meydanı’nda bugünkü Sümerbank'ın yerinde bulunan Taşhan, Ankara’da avlulu ve 2 katlı olarak klasik biçimiyle han olarak inşa edilen son yapı olmuştur.<br />Taşhan Ankara’nın ünlü valisi Abidin Paşa’nın mektupçusu olan, sonradan Keskin Kaymakamlığı da yapan İsmail Hakkı Bey tarafından 1886 yılında yapımına başlanmış ve 1888 de tamamlanmıştır.<br />Yapıyı inşa eden Niğdeli ustanın, içini kerpiçten dışını ise taş kullanarak yaptığı hanın, 100 odası olduğu bilinmektedir. İki katlı olan hanın alt ve üst katlarını ahşap bir tavan ayırmaktadır. Zemini toprak olan hanın alt katı ilk dönemlerde ahır olarak kullanılmıştır. Han mantığında yapılmış olmakla birlikte Taşhan, yapıldığı dönemde Ankara’da en modern konaklama tesisi olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />Taşhan yapılmadan önce bu bölgede Ankara’nın genelevi bulunduğu bilinmektedir. Abidin Paşa Ankara Valisi olduktan sonra Hükümet merkezine çok yakın olan genelevin buradan taşınması gerektiğine karar vermiş ve genelev binalarını yıktırarak arsasını satışa çıkarmıştır (Başka bir anlatımda ise bu alanda bir mescid bulunduğu söylenmektedir). Taşhan yapılıp hizmet vermeye başladıktan 4 yıl sonra, 1892 yılında Ankara’ya demiryolu gelmiştir. Bunun üzerine gar ile şehri birbirine bağlayan yeni bir yol açılmıştır. İstasyon Caddesi adı verilen yeni yolun bir ucu Taşhan’ın önündeki meydana bağlanmıştır. Bu tarihten itibaren şehrin gelişim merkezi, Taşhan ve çevresi olmuştur. Hanın önündeki meydan “Taşhan Meydanı” olarak adlandırılmış ve kısa süre içinde Ankara’nın merkezi haline gelmiştir (Meydanın adı, sonraki yıllarda önce “Hakimiyet-i Milliye”, daha sonra ise “Ulus Meydanı” olarak değiştirilmiştir). Meydandan gar tarafına doğu hemen sağda “Birinci Meclis” binası olarak kullanılan “İttihat ve Terakki Cemiyeti Lokali”, bu yapının karşısında ise “Belediye Şehir Bahçesi” yer almaktaydı.<br />Taşhan’ın adının, mülk sahibinin binayı ve alttaki dükkanları kiraya vermesi ve her kiracının da hana farklı adlar vermesi sonucunda sırayla “Anadolu Hotel”, ''İsmail Efendi Otel'', ''Hotel Angora'', ”Meşrutiyet Oteli’' ve Cumhuriyet sonrasında da ''Taşhan Palas” olarak değişmiş olduğu çeşitli belgelerde karşımıza çıkmıştır<br /><br />Taşhan, 1919 yılında Yunanlılar İzmir’e çıktığında önünde protesto mitingi düzenlenen, Cumhuriyet’in 10. yıl kutlamaları da dahil her türlü mitinge ev sahipliği yapan, Milli Mücadele döneminde Ankara’ya gelen delegelerin konakladığı, bir odasını ulusal bilinci geliştirmeye çalışan Azm-i Milli Yurdu’nun, bir odasını İstanbul’da barınamayan İttihatçıların kullandığı, cepheden yaralılar geldiğinde hastane olarak kullanılan, 1923 yılında idam edilen Topal Osman’ın cesedinin önüne asıldığı, tarihi kimliği olan bir binadır. Önünde asılıp teşhir edilenlerin sayısı hiç de az değildir. Bunlara şapka giymeyi reddettiği için asılan İskilipli Atıf Hoca da dahildir.<br />Taşhan, Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren modern otel kimliği ile kendini göstermiştir. Bu dönemde Taşhan, içinde Mustafa Kemal’in 1928 yılında İstanbul’dan çağırarak bir restoran açmasını sağladığı Baba Karpiç’in lokantası bulunan, milletvekillerinin konakladığı, kalorifer ve banyo tesisatı olan, telefon bağlantısı bulunan modern bir otel olarak karşımıza çıkmaktadır.<br />Taşhan bu kimliği ile otel olarak 1933 yılına kadar hizmet vermiştir. Bu tarihte Sümerbank’a satılmış ve şehrin ilk planını yapan Prof. Hermann Jansen’in bütün itirazlarına rağmen yıkılarak, yerine 1936 yılında “Sümerbank Binası” yapılmıştır.<br />Oya İslimyeli UlutinProf. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-85011818322890801352013-06-15T18:44:23.066+03:002013-06-15T18:44:23.066+03:00I’m really impressed with your writing skills and ...I’m really impressed with your writing skills and also with the layout on your weblog.<br />Is this a paid theme or did you modify it yourself? Either way keep up the excellent quality <br />writing, it is rare to see a nice blog like this one today.<br /><br /><br />Here is my website; <a href="http://www.total22jp.com/wiki/index.php/What_is_going_green" rel="nofollow">what is going green</a>Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-34127885204040410832013-04-14T04:46:14.732+03:002013-04-14T04:46:14.732+03:00I've been browsing on-line more than 3 hours l...I've been browsing on-line more than 3 hours lately, yet I by no means found any fascinating article like yours. It's <br />lovelу wοrth enough for me. In my view, <br />if аll websitе owners and bloggers mаde good <br />cοntent materіal as уοu did,<br />the web shall bе much more helрful than eѵer before.<br /><br /><br />Here is my page :: <a href="http://folksline.com/GlenMoren" rel="nofollow">chatroulette</a>Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-12769082659295573742013-04-11T11:40:39.241+03:002013-04-11T11:40:39.241+03:00Τhe аrtіcle features established useful tο me pегs...Τhe аrtіcle features established useful tο me pегsonallу.<br />It’s vеry helрful and you rеally aгe obvіously quite knowledgеable in this area.<br /><br />You ροssess οpened my personal еyeѕ to bе able to numerous <br />ѵіews on this ѕpeсific toрic ωith intгiquing, notable <br />anԁ sоund writtеn cоntent.<br /><br /><br />my ѕite; <a href="http://gamepedia.org/it/index.php?title=Codeine_online" rel="nofollow">gamepedia.org</a><br /><i>My website</i> ; <b><a href="http://wiki.meego-fr.org/index.php/Buy_codeine_online" rel="nofollow"> buy codeine</a></b>Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-74728771983208707272013-02-04T15:29:38.739+02:002013-02-04T15:29:38.739+02:00Appreciating the time and effort you put into your...Appreciating the time and effort you put into your blog <br />and in depth information you offer. It's great to come across a blog every once in a while that isn't <br />the same outdated rehashed material. Great read! I've saved your site and I'm adding your RSS feeds to <br />my Google account.<br /><i>My page</i> > <b><a href="http://papillex.com/" rel="nofollow">Hpv Treatment For Men</a></b>Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-72854791710085490412013-02-04T15:16:33.857+02:002013-02-04T15:16:33.857+02:00Pretty nice post. I simply stumbled upon your blog...Pretty nice post. I simply stumbled upon your blog and wished <br />to mention that I've really loved browsing your blog posts. In any case I will be subscribing on your feed and I'm hoping you write once more very soon!<br /><i>My webpage</i> <b><a href="http://www.popflops.com/product.php?productid=17552&cat=0&bestseller=Y" rel="nofollow">Popflops</a></b>Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-17547695373784117832013-02-04T15:15:04.312+02:002013-02-04T15:15:04.312+02:00This comment has been removed by a blog administrator.Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-55825045401140039132013-01-06T14:18:59.788+02:002013-01-06T14:18:59.788+02:00iyi günler ben Erciyes üniversitesi Şehir ve Bölge...iyi günler ben Erciyes üniversitesi Şehir ve Bölge planlama öğrencisiyim Bergama kentsel arkeolojik sitİn tarihi hakkında ve ne zaman sit olduğu hakkında bilgi verebilir misiniz? teşekkürlerAnonymoushttps://www.blogger.com/profile/13928154089367345479noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-36871252193736628652012-12-04T21:57:24.686+02:002012-12-04T21:57:24.686+02:00Teşekkür ederim Oğuz bey, yorumunuzu görmemişim. A...Teşekkür ederim Oğuz bey, yorumunuzu görmemişim. Aslında kitap yapsam da kim okur diye düşünüyorum.. Gene de tarihe bir anı olarak kalabilir. Saygı ve sevgi ile..<br />Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-91157042436857621712012-11-15T04:09:41.817+02:002012-11-15T04:09:41.817+02:00This post is worth everyone's attention. When ...This post is worth everyone's attention. When can I find out more?<br /><i>My web blog</i> ... <b><a href="http://301blackfriday.com/" rel="nofollow">Black Friday deals</a></b>Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-72899760852933529162012-06-16T16:25:38.037+03:002012-06-16T16:25:38.037+03:00You can reach all slides and info :
http://www.f...You can reach all slides and info : <br /><br />http://www.facebook.com/media/set/?set=a.163126797153736.37152.100003692494711&type=3Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-79349073128019335392012-06-14T14:40:25.061+03:002012-06-14T14:40:25.061+03:00Sn. Gürkaynak Alpay'dan:
Anafartalar Caddesi ...Sn. Gürkaynak Alpay'dan:<br /><br />Anafartalar Caddesi eski Adliye binasının arkasında bulunan cami, 1917 yangınında tamamen harap olur. Aslı Klemens Kilisesi diye bilinen Bizans devrine ait bir yapı, Turasan Bey'in yeğeni Hızır Yeğen Bey tarafından camiye çevrilir. Kilise olması sebebi ile yapı, çeşitli batılı araştırmacıların hakkında verdikleri bilgilere göre tanımlanmıştır. Üç bölümlü bir girişi müteakip dört kollu "kapalı haç planında", ortası kubbeli kagir bir yapı olup, binayı dışardan kuşatan duvarlar, bu karkas kuruluşu dıştan kapatır. Bu bina XIX. yüzyıldan önce harap olduğundan terk edilerek yanına yeni bir cami yapılmış, bu cami de 1917 yılında yanmıştır. Bazı eski resimlerden camiden ayrı minaresinin çinilerle süslü olduğu, kitabesi ile birlikte çinilerin Etnografya Müzesine götürüldüğü bilinmektedir. Adliye binasının temeli açılırken ele geçen Yeğen Bey Caminin Arapça kitabesi, halen Etnografya Müzesinde bulunmaktadır. Kitabenin Türkçesi:<br />"Bu mübarek camiyi Mehmed Han oğlu Sultanların sultanı Sultan Murad'ın (gölgesi bütün alemlere memdud ve saltanatı daim olsun) devleti zamanında emirler ve büyüklerin övünme sebebi, Yegan diye meşhur Hacı Ahmed bin Hızır (günlerini hayrat, hasenat ve ihsanlar ile geçirsin) Allah'ın rızasını dilemek için 842 (1438-9) yılında yaptırmıştır.Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-89436863381005932482012-05-27T21:20:53.833+03:002012-05-27T21:20:53.833+03:00Gurkaynak Alpay
Haseki Camii - Ankara’da, Anafar...Gurkaynak Alpay <br /><br />Haseki Camii - Ankara’da, Anafartalar Semti’nde, Anafartalar Mahallesi’nde, Tahtakale Sokak’ta, bugünkü sebze hali köşesinde bulunmakta idi. Tuğla minareli ve kiremit kaplı çatılı idi. Bitişiğinde; bir dersane ve sekiz hücreden oluşan, Abdülkerimzade diye meşhur Es-seyyid el-hac Mehmed Emin Efendi tarafından 1729 dan evvel yaptırılan “Eminiye Medresesi” vardı.Bu zamanla harap olmuş, yerine Toygarzade es-seyyid Mehmed Efendi tarafından 1816 da yeni bir medrese yapılmıştır. Caminin kuzeyinde de “Tahtakale (Kaledibi) Hamamı” vardı. Farsça kitabesine göre; Anadolu Beylerbeyi İshak Paşa tarafından H.866 (1461) de inşa edilmişti. Hamam 1720 de Müderris Seyyid Abdülhadi tarafından Mustafa İbni Hızır Paşa’dan satın alındı. 1927 Tahtakale yangınında yandılar, harabe oldular. Bugünkü hal yapılırken harabeleri yıktırılıp kaldırıldı...Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-32807899880036927582012-05-26T13:26:28.811+03:002012-05-26T13:26:28.811+03:00Yukarıdaki çiğdem fotoğrafı; Abant Çiğdemi (Crocus...Yukarıdaki çiğdem fotoğrafı; Abant Çiğdemi (Crocus Abantensis) Endemik bir çiğdem ve sadece Abant gölü etrafında bulunur.Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-6591844556370468412012-05-06T22:29:35.234+03:002012-05-06T22:29:35.234+03:00merhaba, ben de 20 yıl boyunca Gazi üniversitesine...merhaba, ben de 20 yıl boyunca Gazi üniversitesine derse giderken Havagazı Fabrikasının yanından geçtim. Bundan 15 yıl kadar önce gene yıkım tehlikesi atlattı ancak Mimarlar Odasınıntepkileri ile tescillenmişti fabrika.. Bunu yapanlar çok bilinçli ve programlı hareket ettiler bence.. 15 yıl hiçbirşey yapılmadan beklendi. Halbuki hem ODTÜ hem de Gazi Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencileri projeler geliştirdirler, sergilediler..Sanayi yapılarının korunması, endüstri mirası konusunda tezler yapıldı, sanayi arkeolojisi konusunda konferanslar verildi. Belediyenin bunları bilmemesi, koruma kurul üyelerinin bunları bilmemesi izlememesi olası değil..Burası önce bir hipermarkete yer açmak için temizlerdi. Un fabrikaları, antrepolar yıkıldı... Arkasından ana aks üzerinde olduğu için arsası çok değerli olan bu fabrika yıkıldı.. <br /><br />Bakın eloğlu neler yapıyor:<br /><br />"The Society of Industrial Archaeology is made up of over 1,800 members, world-wide, who have a strong interest in preserving, interpreting and documenting our industrial past and heritage. Whatever your profession or favorite pursuit, if you share our interest in the industrial past, we welcome you to join us. Any questions ? Please contact us at sia@mtu.edu"<br />The SIA reaches across North America for traces of the industrial past. Each year, in different cities or regions with a significant legacy of industrial activity, the SIA holds a Fall Tour. Special IA Study Tours are arranged on an occasional basis worldwide. Central to all of these gatherings are special tours of contemporary and historic industrial sites and processes.<br /><br /><br />Tbii bizde şarkıcı, türkücü ve futbolcu klüpleri daha yaygın olduğu için kimsenin aklına böyle bir dernek kurmak gelmemişti! <br /><br /><br />Britain was the first industrial nation. For the last two centuries industry has had a major influence on the society, environment and landscape in which we live. <br /><br />The Association for Industrial Archaeology<br />The AIA is the national organisation for people who share an interest in Britain's industrial past. It brings together people who are researching, recording, preserving and presenting the great variety of this country's industrial heritage. Industrial architecture, mineral extraction, heritage-based tourism, power technology, adaptive re-use of industrial buildings and transport history are just some of the themes being investigated by our members. <br /><br />Every year the Association monitors over 200 hundred applications to alter or demolish industrial sites and buildings. We work with other amenity groups to protect Britain's heritage and represent Britain on the International Committee for the Conservation of the Industrial Heritage. <br /><br />www.industrial-archaeology.org.uk<br /><br /><br />Hala korunacak sanayi anıtları, değerleri var ülkede.. Hepsi yok olmadan bunlara yönelik dernekler kurulmalı, Koruma Kurulları yasada olmamasına rağmen korunacak değerler arasına bu tür anıtları da almalıdır..<br />Bu tür Cumhuriyet anıtlarının en önemli kültürel değer özellikleri de onların bir dönemin "sessiz tanıkları" olmalarıdır..Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-4737686889173569632012-04-26T19:23:16.587+03:002012-04-26T19:23:16.587+03:00ABANT MİLLİ PARKI’NDAKİ UYGULAMALARI NEDENİYLE DÖN...ABANT MİLLİ PARKI’NDAKİ UYGULAMALARI NEDENİYLE DÖNEMİN BOLU VALİSİNE YARGI YOLU GÖRÜNDÜ<br /><br /> Yayına Giriş Tarihi: 26.04.2012 <br />Güncellenme Zamanı: 26.04.2012 16:49:55 <br /><br /> <br /><br />Share on facebook Share on formspring Share on twitter Share on google More Sharing Services<br />0<br />Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Türkiye ve Dünya’daki sayılı endemik bitki türlerini barındıran ve uluslararası anlaşmalarla koruma altında bulunan Abant Gölü Tabiat Parkı’nda Bolu İl Özel İdaresi tarafından yürütülen çalışmalar nedeniyle dönemin Bolu Valisi halen Bilecik Valisi olan H. İbrahim Akpınar ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Tahsin Akduman hakkında ceza davası açılması istemiyle Nisan 2010’da Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurmuştu. Cumhuriyet Başsavcılığı ön inceleme talebiyle İçişleri Bakanlığı’na başvurmuş ancak Bakanlık “soruşturma izni verilmemesi” yönünde karar bildirmişti. Bunun üzerine TMMOB tarafından yapılan itiraz Danıştay I. Dairesi tarafından haklı bulunarak İçişleri Bakanlığı’nın “soruşturma izni verilmemesi” kararı iptal edildi.<br />24. Nisan 2012<br />http://www.tmmob.org.tr/genel/bizden_detay.php?kod=8088&tipi=2Anonymousnoreply@blogger.comtag:blogger.com,1999:blog-1009021107658130009.post-19681143081839892072012-04-16T13:38:52.199+03:002012-04-16T13:38:52.199+03:00"...Sulu Han ise; yıllarca bakımsızlıktan har..."...Sulu Han ise; yıllarca bakımsızlıktan harap olmuş, 1956 yılında üzerinden yol geçirme planları yapılmışsa da Hanın eski eser olaması dolayısyla merhum Mimar Ali Saim Ülgen’in gayretleriyle vazgeçilmiş, plan değişikliğine uğramış, 1967 yılında Vakıflar Genel Müdürü rahmetli Feramuz Berkol’un direktifleriyle rölöve ve restorasyon çalışmaları arkadaşımız ve dostumuz Restoratör Erol Yurdakul başlamış, kazı ve bilimsel araştırma yapılmış, aziz dostumuz, Önsaya Dergsisi yazarlarından, Vakıflar Genel Müdürlüğü Mütehassıs Müşaviri rahmetli Prof.Dr. Yılmaz Önge’nin büyük katkıları olmuş, bir ara ödenek kifayetsizliğinden restorasyon faaliyeti durmuş, 1978 yılında tamamlanmak üzere iken Restoratör Erol Yurdakul emekli olmuş, ufak detaylar da 12 Eylül Hükümetleri tarafından tamamlanarak 1982 yılında Ankara halkının hizmetine çarşı olarak tekrar girmiştir..." <br /><br />http://www.sadibayram.com/?page=makaleler&mid=328&id=3Prof. Dr. Mehmet Tunçer https://www.blogger.com/profile/07194472410061440431noreply@blogger.com