Mimarlık, Kentsel Tasarım, Şehir Planlama, Bölge Planlama, Arkeoloji, Tarihsel ve Doğal Çevre Korunması. Architecture, Urban Design, Urban Planning, Regional Planning, Historical Preservation, Archaeology, Natural Environment Preservation.
Tuesday, February 9, 2010
Prof. Dr. RUŞEN Y. KELEŞ’İN DİSİPLİNLERARASI BAZI ÇALIŞMALARI
Prof. Dr. RUŞEN Y. KELEŞ’İN DİSİPLİNLERARASI BAZI ÇALIŞMALARI
Mehmet TUNÇER
Doç. Dr., Şehir ve Bölge Yüksek Plancısı (ODTÜ),
Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilim Doktoru (AÜ-SBF)
“PROF. DR. RUŞEN Y. KELEŞ’İN DİSİPLİNLERARASI BAZI ÇALIŞMALARI”, “KENTBİLİME ADANAN BİR YAŞAM”, 2007, CİLT 1, Ed. MENGİ, A., İMGE Kitapevi, S.273 – 284'de yayınlanmıştır.
Bu çalışma, “toplumbilim”, “şehircilik”, “kamu yönetimi ve siyaset bilimi”, “çevre” gibi çok disiplinli konularda , ülkenin en üretken bilim adamlarından biri olan Prof. Dr. Ruşen Keleş’in, bazı bilimsel çalışmalarını anarak, yapmış olduğu bilimsel katkıların bir bölümünü hatırlatmayı hedeflemektedir.
Bazı eserlerin kısa tanıtımı yapılan bu çalışmanın bir başlangıç olduğu ve büyük eksiklikler taşıdığı da muhakkaktır. Bilimsel bir değerlendirme yapma iddiası da bulunmamaktadır.
I. ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMASI BAKIMINDAN ŞEHİRLEŞME HAREKETLERİ KİTABI (1961)
Kent planlaması, ileriye dönük, dengeli, adaletli ve fırsat eşitliğini sağlamanın somutlaşabileceği bir alandır. Bütün sosyal, ekonomik, kültürel çabalar, adı köy, ya da şehir olan yerlerde görülür. İnsanların toplu yaşadığı her yer planlamanın kapsamına girmektedir.
Kentbilim Kavramı: Kent plancılığı, ulusal bir yerleşme ve kalkınma planı çerçevesi içinde, bilimsel yöntemlere göre yapılan araştırmalara dayanarak plan, program ve projelerin hazırlanmasını ve bu amaçla girişilecek çabaların gerçekleştirilmesini de kapsayan bir sanat ve bir çalışma alanıdır.
Siyasal Bilgiler Fakültesinde Şehircilik Dersi 1938-1939 öğretim yılından bu yana okutulmaktadır. Bu dersin ilk sorumluluğunu yüklenen Ernst Reuter’in “Komün Bilgisi (Şehirciliğe Giriş)” adlı yapısı 1940’da yayınlanmıştır. 1946’da Ernst Reuter’in Almanya’ya dönmesinden sonra, Şehircilik Dersini, o zaman doçent olan Fehmi Yavuz okutmaya başladı. Fehmi Yavuz’un “Şehircilik Ders Kitabı” 1953’de yayınlandı. Bunu, 1962’de, “Şehircilik” kitabı izledi.
Ruşen Keleş; 1961 ‘de Siyasal Bilgiler Fakültesi, Şehircilik Asistanı iken, Şehircilik Enstitüsü Yayınlarından 8.si olarak “Şehir ve Bölge Planlaması Bakımından Şehirleşme Hareketleri” başlığı ile yayınladı.
Fehmi Yavuz bu kitabın önsözünde ;
“Şehircilik, bir bakıma, şehirleşme hareketlerinin ulusların karşısına çıkardığı problemleri incelemek ve halletmekle uğraşır. Memleketimiz, batı ülkelerdeki şehirleşmeyi, yaklaşık olarak yüz elli yıl gecikme ile kovalamaya çalışıyor. Batılı ülkeler, şehirleşmeleri sırasında işledikleri hataları, yirminci yüzyıl başlarından itibaren düzeltmenin yollarını aramağa koyulmuşlar ve bu alanda başarılı sonuçlar da elde etmişlerdir.
….Biz çok dikkatli hareket etmek, başkalarının tecrübelerinden ders almak suretiyle hataları düzeltmeye ve tamircilik devresini yok edemesek bile, mümkün olduğu kadar kısaltmaya mecburuz. Çünkü imkanlarımız sınırlıdır; eğitim, sağlık, tarım, ulaştırma ve sair bütün sahalarda yapılacak pek çok işimiz vardır.
Dr. Ruşen Keleş’in eseri, şehirciliğimizin doğru anlaşılmasına yardım edecek sistemli bir çalışmadır...” diyerek kitabın öncü rolünü vurgulamaktadır.
Sunuş yazısında ise; “….Şehirleşme hareketlerini Şehir Planlaması yönünden ele alan ne genel, ne de monografi mahiyetinde etüd ve araştırmalar yurdumuzda yoktur. Her iki boşluğun doldurulmasına yardım edecek çalışmaların teşvik edilmesi gerektiği pek tabiidir. Bu etüd bu konudaki boşluğu doldurmak iddiasında değil; bir ön-adım olmak, şehirleşme hareketlerinin şehir planlamasıyla ilgili bazı problemlerini ortaya koymak dileğindedir.” diyerek kitabın amacını ortaya koymuştur .
Kitapta; şehirleşme hakkında kavramsal açıklamalar, şehirleşme hareketlerinin niteliği ve nedenleri inceleme konusu yapılmıştır. Şehirlerin fiziki gelişimi bakımından şehirleşme hareketlerinin ne gibi etkilerde bulunduğu araştırılmış, şehirleşme sorunları ile yerel, bölgesel ve yurt ölçüsünde uğraşmanın yöntem ve araçları incelenmiştir.
Yurdumuzda şehirleşme hareketleri incelenerek, büyük şehirlerimizde göç ve yoğunlaşmadan doğan çeşitli sorunların önlenmesini veya hafifletilmesini sağlayacak “milli bir siyasetin” araştırılması hedeflenmiştir. Bu yapıt ile ülkemizde “Şehir ve Bölge Planlaması” ve “Kentleşme Politikası” temellerinin atıldığı söylenmelidir.
II. ŞEHİRCİLİK SORUNLAR-UYGULAMA VE POLİTİKA KİTABI (1962-1978)
Bu önemli başvuru kitabında, Prof. Fehmi Yavuz, Prof. Dr. Ruşen Keleş, Doç. Dr. Cevat Geray, üzerlerine aldıkları bölümleri hazırlamışlardır. Kitabın “Sunuş” kısmında; bu ürünün ortaya çıkmasının, büyük ölçüde üç yazarın aynı “Kürsü”de bulunmasına bağlanmıştır .
Kitabın dikkat çeken özelliği, öncekilerden çok hacimli olmasıdır. Sayfa olarak 1962’de yayınlanan ŞEHİRCİLİK kitabının iki katını aşması, bu durumu açıkça göstermektedir.
Bunun nedeni şöyle açıklanmaktadır: “…eserin, ders kitabı olmaktan çok ötede geniş bir okuyucu kitlesinin gereksinimlerini gözeterek yazılmış olmasıdır. Öte yandan konut, arsa, bölge planlaması ve şehir planlaması ayrı birer kitap konusu olacak genişliktedir. Bu kitaba eskilerinde olmayan, Çevre Sorunları da eklenmiş bulunuyor.”
İlk kez 1973 yılı ortalarında yayımlanan “ŞEHİRCİLİK” adlı bu yapıt, hem başta Siyasal Bilgiler Fakültesi olmak üzere, çeşitli öğretim kurumlarında ders kitabı olarak yararlanılmıştır.
Yapıtın ön sözünde “..Şehirciliğin de, kent yaşamı gibi hızlı bir değişme içinde olduğundan bahisle, “Şehircilik Bilim Dalı” na her gün yeni terimler, kavramlar, araçlar kazandırıldığı, gerek bunları, gerekse son birkaç yıl içinde ülkemizdeki yeni gereksinmeleri yanıtlamak için girişilen kurumsal ve yasal değişiklikleri de okuyucuya yansıtmak isteği” nden bahsedilmektedir.
Güncel gelişmeler ışığında; kitaba dört yeni bölüm eklenmiştir.
Bunlar:
1. Çeşitli ekonomik sistemlerin kent ve kentleşme konularındaki yaklaşımları,
2. Kentleşme ve çevre sorunları ile ilgili uluslar arası çalışmalar,
3. Toplum yaşamını etkileyen yıkım (afet) olaylarının incelenmesi,
4. Kıyıların korunması, kullanılması ve geliştirilmesi.
konularına ayrılmış bölümlerdir. 1060 sayfalık hacmi ile kitap, yayınlandığı günden bu yana kaynak kitap niteliğini koruyan bir başvuru yapıtıdır.
İkinci basının sunuş yazısında: “ yasalardaki değişiklikler ile, yeni kaynakların ışığında yapılan içerikle ilgili yenilemeler dışında, dilinde arılaştırmaya ayrı bir özen gösterilmiş olmasıdır” denilmektedir.
“Amacımız, bir yandan Türk dilindeki özleştirme akımına yardımcı olmak, öte yandan da genç kuşakların konuşmayı yeğledikleri dilin gerisinde kalmamaktır. Bu ereği, ancak bir ölçüde yerine getirebildiğimizi sanıyoruz. Çünkü üç ayrı yazarın yazdıklarında dil birliği sağlamanın güçlüğü ortadadır.”
Burada Ruşen Keleş hocamızın, öz Türkçe kelime ve deyimler ile doğru cümle yapısını kullanma özeni bir kez daha ortaya çıkmaktadır.
Gene kitabın SUNUŞ yazısında; “üç yazar, kendi aralarında uyum sağlamak için ellerinden geleni yapmışlardır. Yararlanılan kaynaklar, dipnotlarla gösterilmek yerine, her bölümün sonuna bunların bir listesi konmuştur. Dil ve deyimler açısından belli ölçüde uyumun sağlanmasına çalışılmıştır. Konuların birbirini tamamlayıcı nitelikte olmaları nedeni ile, kimi tekrarlardan sakınmanın gerçekleşmediğini belirtmek isteriz. Örneğin, taşınmaz mallar üzerine konan sınırlamalar; hem topraktan yararlanmayı, hem de arsa politikasını ilgilendiriyor. Konut ve gecekondu sorunu da arsa ile birlikte ele alınmıştır. Çevre Sorunları için de aynı şey söylenebilir. Tekrarlardan sakınmadaki başarısızlığın nedeni, bir ölçüde konuların bu niteliğinden doğmaktadır” denilerek bilimsel bir olgunluk göstermişlerdir.
Yazarların daha önce yaptıkları kitap, broşür, makale biçimindeki yayınlarından geniş ölçüde yararlandıkları belirtilmektedir. Nitekim, “Yazarına Göre Bölümler” açıklamasında Prof. Dr. Ruşen Keleş’in hazırladığı bölümlere bakıldığında, bu güne kadarki birikiminin yoğunlaştığı konular olduğunu görmek olasıdır.
Bu eserde Ruşen Keleş tarafından hazırlanan bölümler aşağıdadır:
BÖLÜM I. Kentleşme Süreci (S.19-46)
BÖLÜM IV. Bölge Planlaması ve Bölge Kalkınması (S.95-189)
BÖLÜM VI. Farklı Ekonomik Sistemlerde Kent, Kentleşme ve Kent Planlaması (S.473-490)
BÖLÜM VII. Kentleşme ve Çevre Sorunları Karşısında Uluslar arası Kuruluşlar (S.491-498)
BÖLÜM XI. Konut Sorunları ve Politikası (S.587-721)
BÖLÜM XII. Kent ve Bölge Planlaması Eğitimi (S.723-736)
Şehircilik kitabı, yayınlandığı yıldan itibaren Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde eğitimde temel kaynaklardan biri olarak kullanılmıştır. Benim de; ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama eğitimi alırken (1975-1980), en önemli başvuru kitaplarımdan biriydi.
III. ESKİ ANKARA’DA BİR ŞEHİR TİPOLOJİSİ KİTABI (1971)
“Başka ülkelerde olduğu gibi, Türkiye’de de “Şehircilik” kavramının, son yıllarda önemli değişmelere uğradığına tanık olduk. Şehirciliği, bir beldenin sınırları içinde yer alan imar faaliyetlerini düzenleyen, teknik ve estetik yönleri ağır basan bir imar plancılığı eyleminden ibaret sayan geleneksel görüş, yerini yavaş yavaş, sosyal ve iktisadi konuların ön plana geçtiği yeni bir anlayışa bırakmış bulunuyor .
Teknik incelemelerin, sosyal, iktisadi ve siyasal nitelikteki araştırmalarla tamamlanması ihtiyacı, bu kavram değişikliğinin uygulama alanında doğurduğu önemli sonuçlardan biridir. Bir çoklarınca geç kabul edilmiş olmakla beraber, cetvelsiz, pergelsiz ve gönyesiz şehircilere rastlamak, artık yadırganmıyor.
Türkiye’de şehirlerin gelişmesini planlamakla görevli kurumlar, özellikle son on yıldan beri, şehir planlamasının kalkınma ile bağlantılarını aydınlatan araştırmalarla sosyal ve iktisadi konulara yakınlaşmak zorunluluğunu duydular. Sosyal bilim dallarında yetişmiş şehirciler için, bu gelişme, bazı katkılar yapmaya olanak sağlamıştır.”
1971 yılında yayınlanan “Eski Ankara’da Bir Şehir Tipolojisi” başlıklı eserin Önsöz’ü Ruşen KELEŞ’in bu dönemdeki “Şehircilik” yaklaşımlarına bakışını vurgulaması bakımından önem taşımaktadır.
“Ankara kalesi yöresindeki eski, tarihsel semtlerin tipolojisi içindeki yerini belirlemeyi amaçlayan bu monografi, çok önemli pratik ihtiyaçları cevaplandırmak iddiasında olmayan küçük bir denemedir. Plancılar için yararlı olsun düşüncesiyle de hazırlanmış değildir. Ama, incelemenin, Ankara şehri için girişilmiş planlama eylemlerinde, az da olsa yararlı olma şansı bulunabilir.”
Böyle mütevazı bir yaklaşıma karşın, bu yapıt, 1980’lerin başında Ankara Belediyesinde çalışırken, Ankara geleneksel kent merkezi üzerine hazırladığım yüksek lisans çalışmasında, Ulus Tarihi Kent Merkezi’nin korunmasına yönelik koruma planları ve yarışmalarını hazırlarken kullandığımız başvuru kitaplarından biri olmuştu.
“Monografinin asıl önemli olan yanı; varlığı silinmeye yüz tutmuş olan bir şehir kesiminin bugünkü sosyal ve iktisadi yapısının belli başlı özelliklerini saptamak, değişme süreci içindeki yerini belirtmek ve gecekondu bölgeleriyle aralarındaki benzerlik ve farklılıkları aydınlatmaya çalışmaktır “.
Kitaba yıllar sonra dönüp baktığımda altını kırmızı ile çizdiğim bazı cümleleri buraya almaya karar verdim: (Bunların hemen hepsi zaman içinde doğrulanmış saptama ve bulgulardır. )
“…Eski Ankara’nın, başkent Ankara’nın büyüme etkileri altında ne biçim aldığını araştırmağa, eski şehrin kaybolmağa yüz tutmuş olan bazı özelliklerini saptamağa ve başkentle olan ilişkilerini gözden geçirmeğe çalışacağız” .
“Böyle bir incelemeyi yapmakla Eski Ankara’yı ilerde ele alacak olanlara bir hareket noktası göstermiş ve karşılaştırma yapmak fırsatı vermiş olacağız”.
“….Türk şehirciliğine ve genellikle şehir bilimlerine teorik katkılar yapmak isteyenlere örnek olay niteliğinde malzeme sağlanması da bu araştırmanın yan amaçlarındandır. ……eski Ankara’nın sorunları ile ilgili olarak varılacak sonuçlardan, plancıların ve yöneticilerin alabilecekleri dersler bulunabileceğini de hatırda tutmalıyız.”
” denilebilir ki, protokol alanı dışında, önümüzde 10-15 yıl içinde, Eski Ankara’daki yapıların tamamı, yerlerini yeni yapılara bırakmış olacaktır.” (S.15)
“……denilebilir ki; Eski, Ankara, fiziki çevre özellikleri ve yapılarıyla bir feodal şehre benzeyen görünüm sunmaktadır. Dar ve düzensiz sokaklar, çoğu iki katlı, ahşap, pancurlu ve avlulu evler, oldukça yüksek bir nüfus yoğunluğu ve şehir hizmetlerinin düşük kalitede oluşu şehrin bu kesimini karakterize eden başlıca özellikler arasındadır.”(S.23)
“…..Eski Ankara’dan söz etmek mümkün olmakla beraber, “Eski Ankaralı” dan bahsetmek kolay değildir…” (S.48)
“….modern iktisadi faaliyetlere Ulus ve Anafartalar’da rastlandığı halde, ilkel ve feodal olanlar, daha çok Kale’ye yakın olan semtlerde yoğunlaşmışlardır.” (S.95)
Yapıtın III. Bölümü’nde; “Eski Ankara’da Bir Toplumsal Alan Analizi Denemesi” ile, yerleşme birimleri, ya da şehrin bölümleri için değişkenlerin yansıttığı varsayılan bilgilerin ayrı ayrı endekslenerek birbirine benzer mahallelerin birleştirilmesi ile “toplumsal alan” adı verilen, görsel olarak homojen tipler elde edilmiştir. Şehirsel büyüme teorileri ile Eski Ankara açıklanmış, daha sonraları en çok yararlandığım “Eski Ankara’nın Planlama Sorunları” bölümünde ise Jansen’den bu yana Eski Ankara’yı etkileyen düşünce ve uygulamalar açıklanmıştır.
Ruşen hocamız; “Bir koruma politikası saptamaya yarayacak çalışmalara Türkiye’de çok kısa bir zamandan beri başlanmış bulunuyor” (S.166) diyerek daha uzun yıllar sürecek ve günümüzde hala çabaları sürdürülmekte olan Eski Ankara’nın korunması çabalarına bence önemli bir katkı oluşturmuştur.
IV. SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA METODLARI KİTABI (1973)
Sosyal bilimlerde yöntem (metod) üzerine ülkemizde yazılmış, ya da yabancı dillerden çevrilmiş kitapların sayısı oldukça sınırlıdır. Özellikle onbeş yıldan beri, üniversitelerimizde ve bazı araştırma kurumlarımızda ciddi bilimsel sosyal araştırmalar yapıldığı, bunların ürünlerinin yayınlandığı görülmektedir. Bu, ilerde, bu alanda yetişmek isteyenler için, umut verici bir gelişmedir.
“Sosyal Bilimlerde Araştırma Metodları” adlı bu kitap, 1964 yılında ilk yayınlanışından kısa bir süre sonra tükenmiştir. “…Son on yıl içinde, bu konu, üniversite ve yüksek okullarımızdan bir çoğunun ders programları arasına konduğu gibi; kamusal ve özel birçok kuruluşlar da, araştırma çalışmalarında görev alan mensuplarının bu bilgileri edinmiş olmasına önem verdiler.”(1973)
“Konunun yeniliği sebebiyle, kitapta geçen birçok teknik terimlerin dilimize yerleşmiş karşılıkları yoktur. Bu durumun doğurduğu güçlük yanında, bilimsel bir eseri değişik bir kültürden olan insanların anlayacağı bir dile aynen aktarmanın zorluğu da hatırda tutulursa, çevirene yöneltilmesi pek tabii olan eleştirmeler belki bir dereceye kadar sınırlandırılmış olabilir.”
“Bu çeviri; ne sistematiği, ne örnekleri ve de ne de dili bakımından, öğrencilerimizin ihtiyaçlarına tam olarak cevap verebilecek nitelikte değildir.”
“Dileğimiz, yakın bir gelecekte, örneklerini bu araştırmalardan seçen ve kendi yüksek öğrenim kurumlarımızdaki öğrencilerin ihtiyaçları düşünülerek yazılacak kitapların, bu ve benzeri çevirilerin yerini almasıdır. ” Diyerek, hocamız ülkemizde “Sosyal Bilimler” de araştırmaların bilimsel ve ülke gerçeklerine uygun metodlarla yapılması düşüncesini vurgulamıştır. 478 sayfalık bu yapıt aradan 30 yılı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen hala sosyal bilimlerde yöntem konusunda başvuru kitaplarından en önemlilerinden biri olmaya devam etmektedir.
V. KENT VE SİYASAL ŞİDDET KİTABI (1982)
Ruşen Keleş hocamızın güncel toplumsal olgulara ne kadar duyarlı bir bilim insanı olduğu, 1970’li yılların sonlarında ve 1980’lerin karışık, olaylı günlerinde gerçekleştirdiği ve yayınlanan “Kent ve Siyasal Şiddet” kitabında da gözlenmektedir.
“Türkiye’de gözlenen çarpık ve sağlıksız kentleşme olgusunun, siyasal şiddet eylemlerinin filizlenme, güçlenme ve yayılması üzerinde rol oynayan, tek değil ancak önemli bir etken olduğu varsayımına dayalı bu incelememize1979 sonbaharında başladık. Ülkemizde, alışılagelmiş deyimiyle “anarşik olaylar” olarak tanımlanan, ama aslında devlet otoritesinin sarsılmasını, yönetilenler ile yönetenler arasındaki iletişim bağının giderek kopmasını ve bunun sonucu daha da artan bir sosyo-ekonomik ve siyasal gerilimi yansıtan şiddet eylemlerinin özellikle 12 eylül 1980’den başlayarak, büyük bir azalma gösterdiği ortadadır.
Devletin yeniden güçlendirilmesini, güvenlik güçlerinin giderek etkinleşen çabalarının ve halkın şiddet eylemcilerinin yakalanmaları konusunda resmi makamlarla daha yakın bir işbirliği içine girmesinin, bu kısa dönemde teröre karşı savaşımda sağlanan ilerlemedeki önemli payı konusunda herkes görüş birliği içindedir.
…12 Eylül öncesinin karışık ortamında başladığımız bu küçük çaptaki çalışmanın tek amacı siyasal şiddet olgusu üzerinde sağlıksız kentleşmenin, (bir kent bilimci ve bir siyasal bilimci tarafından) olumsuz etkilerine dikkati çekmektir. Aynı inancı bu günde koruyarak, araştırma bulgularını ve kişisel değerlendirmelerimizi, bu kez daha geniş bir okuyucu kitlesine, sunmakta yarar gördük. Terör olgusunun aydınlatılması konusunda ülkemizde başlatılan çabalara bizim de küçük bir katkımız olursa, kendimizi mutlu sayacağız…”
Bu çalışmada siyasal şiddetin çarpık kentleşmenin etkisiyle yaygınlık kazanmakta olduğu varsayılarak bu varsayımın doğruluğu test edilmiştir. Türkiye’de siyasal şiddet olaylarının gerisinde birden fazla etkenin yer aldığı; bunlar arasında özellikle geçmiş yıllardaki siyasal istikrarsızılık ve partizanlıktan Devlet otoritesinin geniş ölçüde zarar görmesinin payı vurgulanmıştır. “Yurdumuzdaki nüfus patlamasının, artan işsiz sayısının, gecekondulaşmanın, giderek ağırlaşan geçim koşullarının, yüksek eğitim kurumlarına giremeyen kitlelerin büyük ölçüde siyasal şiddeti körüklediği söylenebilir.” Bu önemli çalışmanın sonuçları arasında;
• devletin güçlendirilmesi,
• güvenlik güçlerinin sayı, araç, gereç ve nitelik yönünden daha yeterli düzeye çıkarılması,
• kentleşmenin doğurduğu darboğazların giderilerek, kente göçen yığınların konut, iş, okul, hastahane, yol, ulaşım gibi gereksinimlerinin insanca bir düzeyde karşılanması,
• toplumsal yapıda çağdaş dönüşümleri karşılayacak yapısal reformların gerçekleştirilmesi,
• ülkede siyasal istikrarı yeniden kuracak kurumsal ve düşünsel ortamın yaratılması..
VI. TÜRKİYE’DE KENT YÖNETİMİ KİTABI (1988)
“Türkiye’de Kent Yönetimi” adını taşıyan bu yapıt, 1986-1987 akademik yılı içinde yapılmış küçük çapta bir araştırmanın ürünüdür.
“Projenin amacı, üç yıldan beri yürürlükte bulunan anakent yönetimi sisteminin ne ölçüde yeterli olduğunu değerlendirmeye çalışmak ve bundan bir adım daha öteye giderek, Türkiye’de genel olarak yerel yönetimlerin yeniden düzenlenmesinde dikkate alınması gereken birtakım önerilerde bulunmaktır ”.
“Yönetimde reform projeleri üzerinde çalışmakta olan yetkililerin, bu araştırmanın bulgularından da yararlanmak isteyeceklerini ümid etmekteyiz”.
Bu cümle de açıkça görülebileceği gibi; yapılan çalışmalarda hep kamu yönetimine yardımcı olmak, yol gösterici çalışmalarda bulunmak ereğinin bulunduğu gözlenmektedir.
“Başta İçişleri Bakanlığı olmak üzere, belediye başkanlarımız, belediye meclisi üyeleri, Ankara, İstanbul, Boğaziçi, Ege ve Ortadoğu Teknik Üniversitelerindeki meslektaşlarımız, bu araştırma projesinin her aşamasında bize yakın işbirliği sağlamış ve yardımlarını esirgememişlerdir.”
Ruşen Hocamız, genellikle kamu yönetiminin en üst düzeyindeki yetkililer ile (Bakanlar, valiler, kaymakamlar, belediye başkanları vd) hem öğrenci – hoca ilişkisi hem de onlara önderlik eden bilim insanı vasfı ile bir önemli bir misyonu yerine getirmiştir.
Bu çalışmada;
• Anakentlerde yeniden düzenleme gereksinmesi,
• Anakent yönetim modelleri, tarihsel gelişimi,
• Bu günkü Anakent Yönetim Sistemi,
• Araştırma bulguları; Bir örnek sistemin yeterliliği, yeni anakent modelinin yararları, düzensiz kentleşme ve anakent yönetimi, sorunların başlıca kaynağı, anakentlerde yönetsel vesayet, anakent belediyesinin ilçe belediyesine üstünlüğü, sistemin farklı siyasal ortamlarda geçerliliği, kamu yararı, yerel hizmet ve yerel özerklik konuları, belediye hizmetlerinde etkinlik, mali konular, imar hizmetlerinde merkeziyetçilik ve yerinden yönetim,
Konuları irdelenmiş ve 1980 sonrasında yapılmış bulunan yerel yönetim reformunu (3194, 3030 Sayılı Yasalar ile) değerlendirmeye ve geliştirmeye yönelik önemli bazı sonuçlar ortaya konmuş olduğu görülmektedir.
Bunlardan bir kaçı;
“Bugün merkezi yönetimin üstlenmiş olduğu kimi görevlerin, bazı büyükçe belediyelere devri bile düşünülebilmelidir.”
“karşılaşılan güçlüklerden bir bölümü ise, Türk kamu yönetiminin bazı genel özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Bunlar, yönetimde eşgüdüm yetersizliği, parasal kaynak eksikliği, personel yetersizliği, yönetim yöntemlerinin eskimiş olması, etüd ve araştırma geleneğinin zayıflığı, hesap verme ve denetleme yöntemlerinin etkili olmaması gibi temel sorunlardır. ……..yeniden merkeziyetçiliğe dönmek yerine, eksik ve aksak noktaların giderilmesi yollarını aramak herhalde daha gerçekçi olur. Ve çağın gereksinmelerine ve gelişmelerine daha uygun düşer.”
Günümüzde önemi daha çok ortaya çıkmış bulunan “Katılım” konusunda ;
“Yerel demokrasi, ancak mahalleler ölçüsünde halkın yerel yönetime katılmasının olanaklı kılındığı yerlerde güçlenir. Halkın danışma, halkın katkısını ve yardımını sağlama, yerel demokrasi kavramının temelinde vardır.”
“Anakentlerdeki katılım ile çok yakından ilgili bir sorun, anakentler içindeki ilçe belediyelerinin büyüklükleri konusudur. İlçe belediyeleri için, hem nüfus, hem de alan olarak, optimal (en uygun) büyüklükler bulunması gerekir. Bu büyüklüklerin saptanmasında dikkate alınması gerekli etmenlerin başında, hem hizmetin en etkin biçimde görülmesi, hem de katılımın en çoğa çıkarılması gelir.”
“Ama unutmamak gerekir ki, kamu hizmetleri, kamu tüzel kişileri eliyle, kamu hukuku kurallarına bağlı olarak ve en önemlisi, kamu yararı gözetilerek yerine getirilmesi gereken hizmetlerdir.
“….bu arada Türkiye’de, belediyelerin, hizmetleri ne bahasına olursa olsun özelleştirmelerinden, kamu yararına ters sonuçlar doğabilir.”.
“…yerel yönetimler, bir ülkenin demokratik gelişmesinde son derece önemli rol oynayan kuruluşlardır. Yapılacak yeni düzenlemelerde, bu noktanın göz önünde tutularak katılım ve eğitim amaçlarının maksimize edileceği mekanizmalar öngörülmelidir.”
VII. KENTLEŞME POLİTİKASI KİTABI
Bu kitapta, Üçüncü Dünya ülkelerinin ve Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu kentleşme, konut, gecekondu, arsa spekülasyonu, imar ve çevre sorunları nedenleri ve çözüm yollarıyla birlikte ele alınmıştır. Ülke ekonomisinin “dünya sistemine” bağlılığının bir sonucu olarak, kentlerin yapısının ve kent sorunlarının boyutlarının belirlenmesinde iç dinamikler kadar dış dinamiklerin de payı olduğu vurgulanmıştır.
Kentleşmeden doğan darboğazların azgelişmişlik sorunu olarak algılandığı bu yapıtta okuyucuya, yaşadığı kentsel çevreyi ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel yapı özelliklerinin ışığı altında nesnel olarak değerlendirmenin yöntemleri gösterilmeye çalışılmıştır.
VIII. ÇEVRE BİLİM KİTABI
Bu yapıt, çevrenin ekonomik, toplumsal, yönetsel ve felsefi yönlerini ayrıntılarıyla ele almaktadır.
“Önce gelişme, sonra çevre” yaklaşımı, zamanla yerini “gelişme ve çevre arasında denge” düşüncesine bıraktıysa, bunda, konuya sahip çıkılmasının önemi büyüktür. Bu anlayış değişikliğine karşın, zengin ülkelerle yoksullar arasında büyük görüş ayrılıkları, derin çıkar çatışmaları bulunmakta olduğu bu yapıtta vurgulanmaktadır. 21. Yüzyılın eşiğinde, zengin ve sanayileşmiş ülkeler, diğerlerine karşı etik sorumluluğunu yerine getirmekten kaçınırken gelişmekte olan ülkelerin kendi politikalarını üretmeleri zorunludur.
IX. ÇEVRE HUKUKUNA GİRİŞ KİTABI
Çevre bilincinin göreceli olarak yüksek olduğu ülkelerde bile, bireylerin bencillikleri çevre kaygılarının önüne geçebiliyor. Bu durumda, çevrenin korunması için güvence oluşturabilecek kuralların konmasında ve kamu gücüne dayanan yaptırımların uygulanmasına işlerlik kazandırılması kaçınılmazdır. Bu kitapta, Çevre Hukuku adıyla gelişmekte olan bilim dalının, ulusal ve uluslar arası ilkeleri özetleniyor ve önemli yargı kararlarından örnekler veriliyor.
X. İMAR HUKUKUNA GİRİŞ KİTABI (2003)
“Kentleşme, imar ve planlama sorunlarımız, 1980 sonrasında da azalmadı arttı. Boyutları giderek büyüdü. Son yirmi yıl, kentleşmede salt niceliksel değil, olumsuz niteliksel değişikliklere de yol açtı. Yeni liberal anlayışları toplum yaşamına kararlılıkla egemen kılan küreselleşmenin bu gelişmedeki sorumluluk payı küçümsenemez. Adam Smith’in, her şeyi oluruna bırakan düşünce biçiminin yeniden, ama bu kez daha sistemli olarak insanlığa dayatılmakta olduğu açıkça görülüyor. Yasamanın, yürütmenin ve yargının, imar ve çevre konularındaki duyarlılıkları, toplumsal güçler dengesine bağlı olarak farklılıklar gösteriyor. Bir başka anlatımla, son yıllarda ülkemizde bireylerin yararıyla toplumun genel yararı arasında denge sağlama görevinin daha çok yargı erkine düştüğüne tanık olduk. Yasama ve yürütme karşısında yargının, kent ve çevre alanında hukukun üstünlüğü ilkesinin güvencesi durumuna geldiğini söylemek abartma olmayacaktır. Yurttaşların, sivil toplum örgütlerinin, meslek odalarının ve benzerlerinin, kent ve çevre bilincindeki gelişmeye koşut olarak yaptıkları katkılarla, kent ve çevre değerlerimizi korumak da kolaylaşmaktadır. İmar Hukuku’na Giriş’te, edilgen değil fakat etkin yurttaş olmanın yargı kararlarına nasıl yansıdığının örneklerini bulacaksınız. Yargı erkinin sağlıklı bir kentleşmeye katkılarını göreceksiniz .
XI. SONUÇ ve ÖNERİLER
Prof. Dr. Ruşen KELEŞ, ülkemizde 50 yılı aşkın bir süredir şehir ve bölge planlaması, kentleşme, kamu yönetimi ve siyaset, çevre vb konularda değerli ürünler vermiş bir bilim insanıdır. Bu kısa çalışmada sadece bazı kitaplarının konusu ve kısa içerikleri üzerinde durulabilmiştir. Hocamızın yayınlarının ve disiplinler arası çalışmalarının çok daha kapsamlı çalışmalarla incelenmesi ve değerlendirilmesinin gerekli olduğunu düşünüyorum.
Kendisine bize gösterdiği örnek bilim insanı vasfı ve etik değerler için ne kadar teşekkür etsek azdır.
Sevgi ve saygılarımla..
06 Ocak 2006 ANKARA
EK I.
PROF. DR. RUŞEN Y. KELEŞ’İN BAZI ESERLERİ
1957
• “Bina Yapımını Teşvik Eden Kanunlar ve Ankara Belediyesi”, İller ve Belediyeler Dergisi, Eylül, 1957. S.143.
1958
• “Gecekondu Meselesi”, İller ve Belediyeler Dergisi, Mart, 1958, S.148.
1961
• “Şehir ve Bölge Planlaması Bakımından Şehirleşme Hareketleri”, A.Ü., S.B.F. Yayınları No:122-104, Şehircilik Enstitüsü Yayınları No:8. 1961. (KİTAP)
1962
• ”Şehir Planlaması ve Sanayi”, S.B.F. Dergisi, C.17, s.1, s.289-317
• “Şehirlere Akın ve Planlama Üzerine Etkisi”, Planlama II, Kış 1962.
• “Türk Köylerinde İktisadi Gelişme”, O.TÜRKAY ile, A.Ü., S.B.F. 1962. (KİTAP)
1963
• “Kalkınma Planı ve Konut Sektörü”, S.B.F. Maliye Enstitüsü Konferansları, Kalkınma Planı, Ankara, s.151-171.
• “Hamur Kuralı ve Anayasa Mahkemesi”, İller ve Belediyeler dergisi, Yıl 20, S.220.
• “Türkiye’de Bölgelerarası Dengesizlikler”, VII. İskan ve Şehircilik Haftası Konferansları, Ankara, s.1-40.
• “Sosyal Konut Politikası Kavramı Üzerinde Bir Deneme ve Türkiye’de Sosyal Konut Politikası”, S.B.F. Dergisi, C.21, No:2.
1964
• “Türk Belediye Başkanları”, Cevat GERAY ile, Türk Belediyeciler Derneği, 1964. (KİTAP)
• “Şehirleşme Hareketlerinin Maliyetine Dair”, Büyük Belediyelerde Şehirleşme Sorunları, Türk Belediyecilik Derneği Yayını, Ankara, 1964, S.42-51.
1965
• “Bölge Planlamasında Örgütleşme Sorunları”, IX. İskan ve Şehircilik Haftası Konferansları, Ankara, 1965, S.153-177.
1966
• “Şehirleşme Politikamız ve Doğu Anadolu Bölgesi”, S.B.F. Dergisi, C.21, S.4., 1966, S.17-43.
• “Türkiye’de İşçi Konutları Sorunu”, Sosyal Siyaset Konferansları, Kitap, 1963, 19, S.17-39.
1967
• “Sosyal Konut Politikası ve Kooperatifçilik İlkeleri Açısından Türkiye’de Konut Kooperatifleri”, İmar İskan Bakanlığı, Mesken Genel Müdürlüğü Yayını, 1967. (KİTAP)
1969
• “Küçük Belediyelerin Sorunları”, Cevat GERAY ile, TODAİE, 1969. (KİTAP)
1970
• “Türkiye’de Şehirleşme Eğilimleri”, SBF Dergisi, C.25, No:4, Aralık 1970, S.41-83.
1971
• “Büyükkent Dışı Üniversiteler”, Amme İdaresi Dergisi, C.4, S.1., Mart 1971, S.3-30.,
• “Türk Mahalli İdare Sistemi ve Gelişme Eğilimleri”, Mahalli İdareler ve Ulusal Kalkınma, Ankara, 1971.
• “Eski Ankara’da Bir Şehir Tipolojisi”, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, No:314, 1971 (KİTAP).
1972
• “Şehirciliğin Kuramsal Temelleri”, Ankara, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, No:332, 1972. (KİTAP)
• “100 Soruda Türkiye’de Şehirleşme, Konut ve Gecekondu”, Gerçek Yayınevi, 1972, 1978, 1983 (KİTAP)
1973
• “İzmir’in Mahalleleri”, Türk Sosyal Bilimler Derneği, 1973. (KİTAP)
• “Şehircilik: Sorunlar, Uygulama ve Politika”, Fehmi YAVUZ ve Cevat GERAY ile, A.Ü., S.B.F. Yayını, 1973, 1978. (KİTAP)
• “Urbanisation In Turkey”, Ford Vakfı, 1973. (KİTAP)
1974
• “Kentleşme ve Arazi Kullanma Politikası”, İ. İ. Bakanlığı, Büyük İstanbul Bölgesi Kent İşletmesi Sorunları Uluslar arası Semineri, 1974.
• “Kentleşme ve Arazi Kullanım Politikası”, Yapı, S.9 (Kasım-Aralık 1974), S.46-48.
1975
• “Kentleşme ve Kamu Yararı”, Ekonomi-Hukuk Kongresi, Türkiye Barolar Birliği, Ankara, 1975.
• “Kentleşme ve Kamu Yararı”, Ekonomi- Hukuk Kongresi, Türkiye Barolar Birliği, Ankara, 1975.
1976
• “Kentbilim İlkeleri”, Türk Sosyal Bilimler Derneği, 1976 (KİTAP)
• “Göç ve Gelişme”, Nermin Abadan UNAT ve diğerleri ile, Ajans Türk Basımevi, 1976 (KİTAP)
• “Toplum Bilimlerinde Araştırma ve Yöntem”, (Derleyen), TODAİE, 1976. (KİTAP)
1978
• “Şehircilik : Sorunlar-Uygulama ve Politika”, YAVUZ, F., GERAY, C. İle birlikte, A.Ü., Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları, No:412.1978, (KİTAP)
1980
• “Kentbilim Terimleri Sözlüğü”, Türk Dil Kurumu Yayını, İmge Kitapevi, 1980, 1998. (KİTAP)
1982
• “Yerel Özerklik ve Kent Planlaması”, Türkiye Birinci Şehircilik Kongresi (6-7-8 Kasım 1981), 2. Kitap, ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü, 1982.
• “Kent ve Siyasal Şiddet”, Artun ÜNSAL ile, A.Ü., Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayını, No:507, 1982. (KİTAP)
1983
• “İmar Planlamasında Merkeziyetçilik ve Yerellik”, A.Ü., Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, C. XXXVIII, S.1-4 (Ocak-Aralık 1983), S.139-149.
• “100 Soruda Türkiye’de Şehirleşme, Konut ve Gecekondu”, 3. Baskı, İstanbul, Gerçek Yayınevi, 1983. (KİTAP)
• “Yerel Yönetimler”, Fehmi Yavuz ile, 1983, 1989. (KİTAP)
• “Çevre Sorunları”, Fehmi Yavuz ile, 1983, A.Ü., Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayını (KİTAP)
• “Çevre Sorunlarının Çözümlenmesinde Ekonomik Yaklaşımlar”, (Derleyen), Türkiye Çevre Korunma ve Yeşillendirme Derneği, 1983. (KİTAP)
1984
• “Yerleşim ve Çevrebilim Sorunları” (Derleyen), Türk Sosyal Bilimler Derneği, 1984. (KİTAP)
1985
• Politics of Rapid Urbanisation in Turkey”, Holmes and Meier (Michael N. Danielson ile, New York, 1985. (KİTAP)
1986
• “Kentleşme ve Kamu Yönetimi Sorunları”, Hızlı Kentleşmenin Yarattığı Ekonomik ve Sosyal Sorunlar, İstanbul, Siyasi ve Sosyal Araştırmalar Vakfı, 1986.
• “Ernst Reuter’in Anısına”, (Derleyen), Alman Kültür Merkezi ve SBF Ernst Reuter İskan ve Şehircilik Araştırma ve Uygulama Merkezi, 1986. (KİTAP)
• “Economic Development and Social Consciousness: Turkey under New Developmentalism Economies”, Hiromasa Kano ile, IDE, 1986.
1987
• “Kentleşme ve Yerleşme, Anayasa Mahkemesinin Arsa Düzenlemesine Bakış Açısı”, Türkiye I. Harita Bilimsel ve Teknik Kurultayı, Ankara, TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, 1987, S.257-261.
1988
• “Türkiye’de Kent Yönetimi”, Ankara, Türk Sosyal Bilimler Derneği yayını, 1988. (KİTAP)
• First International Conference on BIOPOLITICS, “The Bio-Environment”, “URBAN PLANNING AND BIO-ENVIRONMENTAL POLICY”, Athens, Greece, May 6-10-1987. Ed. by Arvanitis, A.V., Pub. By Biopolitics International Organisation (B.I.O)1988, S. 172-180.
1993
• “Kent ve Siyaset Üzerine Yazılar (1975-1992), IULA EMME, İstanbul, 1993. (KİTAP)
• “Kentbilim İlkeleri”, Ankara, Sosyal Bilimler Derneği, 1976. (KİTAP)
1998
• “Kentbilim Terimleri Sözlüğü”, 2. Baskı, Ankara, İmge Kitapevi, 1998 (KİTAP)
1999
• Cevat GERAY, Cahit EMRE ve Ayşegül MENGİ ile birlikte, “Kentsel Toprak Rantının Kamuya Kazandırılması”, Ankara, TÜRKKENT, 1999.
2000
• “Kamu Yararı Üzerine”, Bedia Akarsu Armağanı, Der. Betül Çotukseven ve Özlem Doğan, İstanbul, İnkılap Yayınevi, 2000. (KİTAP)
• “Kent ve Çevre Değerleri Bağlamında Kamu Yararı Kavramı”, Melih Ersoy, H. Çağatay Keskinok (Der.), Ankara, Yargı Yayınları, 2000. (KİTAP)
• “Türkiye’nin İmar ve Planlama Düzeni”, Mimarlık, No:296 (Aralık 2000), S. 43-46.
• “Yerinden Yönetim ve Siyaset”, Genişletilmiş 4. Basım, İstanbul, Cem Yayınevi, 2000. (KİTAP)
2001
• “Kent, Kentleşme ve Planlama”, Mimarlık, Sayı:3 (Yaz 2001), S.79-81.
• “Planlamada Bölgesel Ölçek, Avrupa Birliği ve Çevre”, Avrupa Birliği’nde Mekan Planlama Stratejileri-Ekonomik ve Ekolojik Perspektifler, Uluslar arası Sempozyum, 10-11 Aralık 2001, S. 74-75.
2002
• “Türkiye’nin İmar ve Planlama Düzeni”, İmar Hukukunda Toplum ve Mimarlık, TMMOB Mimarlar Odası Genel Merkezi, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, YMMOB Mimarlar Odası Bursa Şubesi, İstanbul, Özdil Basımevi, 2002.
• Birol ERTAN ile Birlikte, “Çevre Hukukuna Giriş”, Ankara, İmge Kitabevi, 2002. (KİTAP)
• “Kentleşme Politikası”, 7. Baskı, Ankara, İmge Kitapevi, 2002 (KİTAP)
2003
• “Konut Hakkı Bir İnsan Hakkı mı?”, Mimar, İstanbul, 2003.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment