TMMOB PEYZAJ MİMARLIĞI 4. KONGRESİ
“Planlama, tasarım, onarım, yönetim : AÇILIMLAR”
21 - 25 EKİM 2010
Planlamada Açılımlar Alt Başlığı :
AMASRA'DA ÇEVRE VE PEYZAJ SORUNLARI: KAMU YÖNETİMİNİN PLANLAMADAKİ
YETERSİZLİK VE EKSİKLİKLERİNİN ÇEVREYE YANSIMASI
Mehmet Tunçer*, Mustafa Artar**
*Prof. Dr. Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Mühendislik Mimarlık
Fakültesi,Mimarlık Bölümü - Gölköy-Bolu, mehmettuncer56@gmail.com
**Yrd. Doç. Dr. Bartın Üniversitesi, Orman Fakültesi Peyzaj
Mimarlığı Bölümü, 74100, Bartın, 0.378.2235120, mustafa.artar@gmail.com
ÖZET
Amasra ülkemizin Batı Karadeniz kıyılarında ilk pansiyon turizminin
geliştiği kesimidir ve bu özelliğini halen sürdürmektedir. Her mevsim yerli ve
yabancı birçok turist tatillerini geçirmek için Amasra’yı antik kent dokusu,
cennet doğası, plajları ve zengin balık türleri için ziyaret etmekte, bu
özellikleri ile de Amasra yöre ekonomisine önemli ölçüde ekonomik olarak katkı
sağlamaktadır.
Son yıllarda, Amasra doğal ve kültürel özellikleri dışında çevreye
uyumsuz çok katlı yapılaşmaları, doğal sit alanı niteliğini bozan kaçak
yapılaşmaları, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanarak 2007 yılında
onaylanmış 1/100 000 Ölçekli Zonguldak Bartın Karabük Çevre Düzeni Planı ve
Batı Karadeniz’in enerji üssü olma girişimleri ile anılmaya başlanmıştır.
Termik santralin yapımı olasılığına karşı sivil toplum kuruluşları,
yerel yönetimler tepki göstermişler, yürüyüşler düzenlemişler, toplantılar
yaparak tepkilerini ortaya koymuşlardır.
Bu yazıda; tartışmaları yaklaşık 10 yılı aşkın sürmekte olan ve Bartın
İli, Amasra İlçesi, Tarlaağzı Mevkii’nde kurulması düşünülen TERMİK SANTRAL
ENTEGRE PROJESİ hakkında var olan 1/100 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı
kararları değerlendirilecek, kamu yönetiminin planlamaya bakışı, kendi içinde
çelişkileri ve alınan kararların çevre ve peyzaj üzerindeki olumsuz yansımaları
eleştirel bakış açısıyla sunulacaktır.
Kamunun ve sivil toplum örgütlerinin konuya yaklaşımları, tutum ve
tavırları verilerek entegre ve bütüncül bir koruma yaklaşımı geliştirilmeye
çalışılacaktır.
ANAHTAR KELİMELER: Bartın, Amasra, Termik Santral, Koruma,
Çevre Düzeni Planı, Peyzaj
SUMMARY
Amasra is one of the leading part
of West Black Sea Coasts with the property of pension tourism and it stil
continues this property. Every season many local and foreign tourists visit
Amasra for its antique city structure, natüre like paradise, beaches and rich fish
species, so they ensure benefit for the local economy of thetown. Recent years
Amasra had been reminded not only with its natural and culturel features but
also constructions inharmonious with many floors, shanty settlements destroying
the natural sites, approved Zonguldak-Bartın-Karabük Master Plan with the scale
1/100 000 and attempts for the energy base of West Black Sea region. NGO’s and local
administrations reacted, organized protest marches and meetings against Thermal
Power Plant that had been planned for the region.
This paper will focus on Thermal Power
Plant which has been discussed more over 10 years located in Bartın Province,
Amasra Town and Tarlaagzi region. We will discuss the planning decisions of
1/100 000 scaled Zonguldak-Bartın-Karabük Master Plan, the vision of public administration
to planning, conflicts and the negative reflections of decisions on environment
and the landscapes of the region. Integrated and holistic conservation approach
will be brought after giving the visions with attitudes of public administration
and NGOs
Peyzaj Mimarlığı 4. Kongresi /
21-24 Ekim 2010 – Selçuk/İzmir
GİRİŞ
Batı Karadeniz‟in önemli kıyı
yerleşimlerinden Amasra son yıllarda turizmden çok termik santraller ile adını
duyurmaktadır. Planlama ilkelerine aykırı, fiziksel gerçekliklerin ötesinde,
halkın da tepkilerine rağmen yapılmasında ısrar edilen enerji yatırımları ile
var olan kirlilik, kamu yönetiminin de sessizliğini koruyarak özellikle ÇED
sürecini uzun vadeye yayması ile çevre sorunları artmakta, doğal peyzajları
gelecekte tarifi zor bozulmalar beklemektedir.
Son yıllarda Amasra doğal ve
kültürel özellikleri dışında Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanarak
2007 yılında onaylanmış 1/100 000 Ölçekli Zonguldak Bartın Karabük Çevre Düzeni
Planı ve Batı Karadeniz’in enerji üssü olma girişimleri ile anılmaya başlanmıştır.
Çevre Düzeni Planı (ÇDP) kavramı,
günümüz planlama pratiğinde, üzerinde sık durulan ve tartışılan bir kavram
olarak karşımıza çıkmaktadır. “Ülke ve
bölge plan kararlarına uygun olarak konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi
yerleşme ve arazi kullanım kararlarını belirleyen ve 1/25.000, 1/50.000,
1/100.000 veya daha küçük ölçekli olarak hazırlanan plan” olarak tanımlanan
Çevre Düzeni Planları için Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Çevre Bakanlığı
arasında uzun süren hukuk mücadelesi yapılmış Çevre Düzeni Planları‟nın
yapılması görevi Çevre ve Orman Bakanlığı‟na verilmiştir.
Ülke genelinde; il, havza ve
bölge sınırları göz önüne alınarak 31 ili içine alan 10 Planlama Bölgesi
belirlenmiştir. Çevre Düzeni Planı'nın hazırlatılabilmesi için planlama
bölgeleri kapsamında yer alan Valilikler ile Bakanlık arasında İşbirliği
Protokolü imzalanmıştır. Coğrafi Bilgi Sistemlerinden faydalanılarak veri
tabanına bağlı olarak hazırlanan planlar 2007 sonunda bitirilmiştir. Ayrıca,
Bakanlık koordinasyonunda 7 İl'e yönelik ÇDP çalışmaları da, İl Valilikleri ile
birlikte yürütülmektedir (Tunçer,2008).
Bu planlardan birisi de 2025
yılını hedefleyen, Zonguldak-Bartın-Karabük illeri 1/100 000 ölçekli çevre
düzeni planıdır. Bu planın amacı;
·
Planlama Bölgesi‟nin hedef ve stratejilerini
belirlemek, koruma – kullanma dengesini kurmak, bunu yaparken doğal çevrenin
korunması, sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak üzere arazi kullanım kararlarını
belirlemek, kentsel ve kırsal gelişmeleri değerlendirmek ve yönlendirmek.
·
Planlama Bölgesi‟nin arkeolojik, tarihsel ve
kültürel değerlerini korumak,
·
Farklı temel ekonomik sektörlerin gelişme
hedeflerini, sürdürülebilirlik bağlamında dengeli bir nüfus hedefi ile sağlıklı
bir çevrede geliştirmek,
·
Alt ölçeklerde hazırlanacak her türde fiziksel
ve sosyo-ekonomik plan ve projelere esas olacak planlama kararlarını oluşturmaktır.
ZBK-ÇDP de, “Havza Yönetimi” „ne
ilişkin kararlar, özellikle su kaynakları, diğer doğal kaynakları besleyen
yeraltı ve yüzeysel suların toplandığı bölgeler, bu bölgeler içerisindeki
toprak, hava, flora ve fauna ve tüm doğal kaynaklar ile hassas eko sistemlerin
oluşturduğu su havzalarını içermektedir. Plan‟da, planlamanın “İL” bazında
değil “HAVZA” bazında ele alınması gerektiği her aşamada vurgulanmaktadır.
(ZBK-ÇDP 1 / 100 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı, Plan Hükümleri)
Amasra ülkemizin ilk pansiyon
turizminin geliştiği kesimidir ve halen bu özelliğini sürdürmektedir. Her
mevsim tatillerini geçirmek için yerli ve yabancı birçok turist gelmektedir.
AMASTRİS ANTİK KENTİ, OSMANLI KENT DOKUSU, cennet doğası, plajları ve zengin
balık türleri ile, şehir ortamından daha çok sessiz ve en güzeli bu görünümünü almış
Amasra’lıya önemli ölçüde ekonomik olarak katkı sağlamaktadır.
Amasra ve Tarlaağzı termik
santralin kurulması düşünüldüğü “ÇEŞM-İ CİHAN” (Dünyanın Gözbebeği) cennet
parçasıdır. Termik santralin yapımı olasılığına karşı sivil toplum kuruluşları,
yerel yönetimler tepki göstermişler, yürüyüşler düzenlemişler, toplantılar
yaparak tepkilerini ortaya koymuşlardır.
Tartışmaları yaklaşık 3 yıldır
sürmekte olan ve Bartın İli, Amasra İlçesi, Tarlaağzı Mevkii‟nde kurulması düşünülen
“Termik Santral” hakkında var olan 1/100 000 Ölçekli Zonguldak Bartın Karabük
Çevre Düzeni Planı Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanarak 2007
yılında onaylanmıştır. Bu Plan’da Amasra ve yakın çevresi için getirilen
kararlar planda verildiği başlıklarla aşağıda özetlenmiştir (Şekil 1).
Şekil 1: Zonguldak; Bartın;
Karabük Planlama Bölgesi 1/100 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı (UTTA , 2008)
III.5.2. BARTIN VE BARTIN KIYI
KESİMİ PLANLAMA ALT BÖLGESİ:
1/25 000 ölçekte Çevre Düzeni
Planı yapılacak, Bartın‟ın kıyı kesimlerinin tümünü (Amasra ve Kurucaşile) ve
Bartın Kent Merkezi‟ni kapsayan alanlar.
Bu hüküm uyarınca öncelikle, BU
ALT BÖLGE’de 1/25 000 ÖLÇEKLİ ÇEVRE DÜZENİ PLANI HAZIRLANMALIDIR:
Gelişme potansiyeli olan kentsel
kullanım alanları ile bunların etkileşim alanlarını ya da sahip olduğu ekolojik
değerler açısından korunması ve geliştirilmesi gerekli alanları ya da sektörel
açıdan gelişme potansiyeline sahip alanları kapsayan; nüfus, işgücü, sosyal ve
ekonomik veriler ışığında gelişme eğilimlerinin belirlendiği ve daha detaylı
incelenerek tamamı için bütüncül alt ölçekli çevre düzeni planı veya nazım imar
planı yapılacaktır.
(Çevre ve Orman Bakanlığı, ÇED ve
Planlama Gn. Md. lüğü, 1/100 000 Ölçekli Plan Hükümleri, S.3),
IV.2.2.7. Türkiye Taşkömürü
Kurumu tarafından, taşkömürü havzasındaki kömür işletmelerinin (Kozlu, Kilimli,
Çatalağzı, Amasra vd.) verimli ve etkin işletilmesine, çağdaş ve modern
teknolojiler kullanılmasına ve tasman alanlarının belirlenerek önlemler alınmasına
yönelik olarak “Taşkömürü Yönetimi Ana Planı” hazırlanır (S.19). (Böyle bir
plan hazırlanmadan Amasra‟daki işletmeler özelleştirilmiştir)
VI.1.5. BARTIN VE BARTIN KIYI KESİMİ
PLANLAMA ALT BÖLGESİ
Bartın İl sınırından başlayan,
Amasra ve Kurucaşile arası kıyı kesimini içeren alanlar ile Bartın Kent
Merkezini içine alan alanlarda 1/25 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı
hazırlanacaktır (yage S.26);
PLAN’DA BU KESİMİN DOĞAL VE
KÜLTÜREL/ARKEOLOJİK DEĞERLERİNİN KORUNMASI VE BU BÖLGENİN BİR EKO-TURİZM BÖLGESİ
OLARAK GELİŞTİRİLMESİ ÖNGÖRÜLMEKTEDİR. Aşağıdaki kararlar da bunu gerçekleştirmeye
yönelik olarak verilmiştir (Şekil 2)
VI.1.5.1. Kıyı kesimlerinde, kıyı
ve doğa turizmi potansiyeli, Bartın ve çevresine ilişkin doğa ve kültür turizmi
potansiyeli değerlendirilerek, turizme yönelik kararlar üretilecektir (S. 26).
Şekil 2. Amasra Ve Yakın
Çevresi‟ne İlişkin 1/100 000 Ölçekli Çevre Düzeni Plan Kararları
II.2.3. Turizm
Planlama Bölgesi‟nde, gelecek
vaat sektörlerden biri, turizm ve rekreasyon (eğlence– dinlence) sektörüdür.
Safranbolu, Amasra, Kurucaşile, Filyos, Çakraz, İnkumu vd. uzun yıllardan beri
ülkede hafta sonu turizminin başlıca ziyaret noktalarından olmuştur. Turizmin
çeşitlendirilmesi, veriminin artırılması ve sürekliliğinin sağlanması konusunda
ülke ölçeğinde ciddi çabalar harcanmaktadır. Korunması zorunlu olan doğal ve
kültürel/tarihsel değerlere ilişkin hedefler ile ekonomik sektörlerin gelişmesine
ilişkin hedefler, birlikte, turizm ve rekreasyon hedefinin ve hizmet sektörünün
geliştirilmesine destek olacaktır (ZBK Plan Açıklama Raporu S. 20) .
Bartın, 3000 yıllık geçmişinden
günümüze taşıdığı seçkin tarihi, kültürel ve folklorik değerleri ile olağanüstü
güzellikler sergileyen doğal turizm kaynaklarıyla önemli bir çekiciliğe
sahiptir. Bartın İli, kültür turizminde; İnkumu, Amasra, Güzelcehisar, Mugada, Kızılkum,
Çakraz, Akkonak, Göçkün, Kurucaşile Tekkeönü, Hatipler, Çambu, Karaman,
Kapısuyu plajları ile deniz turizminde; Bartın ırmağı ile ırmak turizminde;
Uluyayla, Ardıç ve Gezen yaylaları ile yayla turizminde;
Küre Dağları Milli Parkı,
kanyonlar, mağaralar, Şelaleler, düdenler gibi ilginç karstik oluşumları ile
dağ turizminde;
Gürcüoluk, Sipahiler ve Uluyayla
Mağaraları ile mağara turizminde; gerek karasal alanlar gerekse su yüzeyli
alanlar üzerinde sahip olduğu zengin yaban hayatı ile av ve yaban hayatı
turizminde değerlendirilebilecek kaynaklara sahiptir.
Bu yönüyle EKOTURIZM VE KÜLTÜR
TURiZMİ‟nin ve buna bağlı gelişecek hizmetler sektörünün ön planda olduğu bir
kimlik üstlenecektir. Turizm sektörünü, tarım ve sanayi izleyecektir (ZBK Plan
Açıklama Raporu S. 37) .
II.4.10. Turizm - Kentleşme
Turizmle ilgili tüm yatırımların
doğal, tarihsel ve sosyal çevreyi kollayıcı, koruyucu ve geliştirici bir yaklaşım
içinde olmasına azami özen gösterilmelidir. Turizmin özellikle doğa turizmi ve
kültür turizminin kentsel ve doğal çevreleri koruyup geliştirmeye yönelmesine
yönelik stratejiler ve planlama kararları geliştirilecektir. Safranbolu,
Bartın, Amasra gibi tarihsel çevrelerin bütüncül koruma amaçlı planlanması,
kent ile kullanım, ulaşım ilişkilerinin kurulması bir alt ölçekte önem taşımaktadır
(ZBK Plan Açıklama Raporu S. 28) .
VI.26.1.2. Manzara Yolu (Turistik
Yol)
Amasra - Bartın - Abdipaşa –
Ovacuma - Safranbolu arasındaki ana akslar, etkileyici ve özgün doğal
karakterinin korunması amacıyla “manzara yolu (turistik yol)” olarak
korunacaktır;
Bu yolun iki yanındaki doğal
bitki örtüsü korunacaktır. Bu yolun altyapısının iyileştirilerek korunması
sağlanacaktır. Yol boyunca dinlenme ve özel bakı/manzara noktaları
düzenlemeleri, yapılaşmaya gidilmeden yapılacaktır (S. 45).
VI.26.3.6. Bartın ve Amasra Limanları
geliştirilecek, deniz ulaşımı ve yatçılığa yönelik değerlendirilecektir (S.
47).
V.5.2.2. Amasra
Amasra Kenti‟nde doğal ve
tarihsel/kültürel çevrenin korunması, kent kimliğinin geliştirilmesi, sağlıklı
ve yaşanabilir bir turizm merkezi oluşturulabilmesi amacıyla bölgenin
özelliklerine uygun, doğal çevreye, tarihi mirasa ve kültürel dokuya duyarlı ve
koruyucu, bölge ekonomisine ve toplumsal yaşantıya katkıda bulunacak
sürdürülebilir turizm politikasının geliştirilmesi gerekmektedir. Bu politika
sadece Amasra Kenti‟ni değil Amasra İlçesi‟nin tümünü kapsayacak bir politika
olacaktır.
Planlama döneminde, Amasra
ilçesi, planda öngörülen strateji ve politikalarla gelişmiş, sağlıklı ve yaşanabilir
bir doğa ve kültür turizmi merkezi olacaktır (ZBK Plan Açıklama Raporu S. 38) .
BU DOĞA CENNETİ’NE DEĞİL TERMİK
SANTRAL YAPMAK, DÜŞÜNMEK BİLE BÜYÜK BİR HATA OLACAKTIR.
ÜLKEMİZİN İMZA ATTIĞI KORUMAYA İLİŞKİN
ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER, KORUMA VE SİT KARARLARI, 1/100 000 VE ÖNCEKİ 1/25 000
ÖLÇEKLİ ÇEVRE DÜZENİ PLAN KARARLARI VE PLAN RAPORLARI BUNUN MÜMKÜN
OLAMAYACAĞINI GÖSTERMEKTEDİR.
1/100 000 Ölçekli Zonguldak,
Bartın Karabük Çevre Düzeni Planı‟nda; ORGANİZE SANAYİ, KÜÇÜK SANAYİ, BÖLGESEL
LİMAN, SERBEST BÖLGE, VE TERMİK SANTRAL gibi çevresel sorun yaratabilecek yatırımlar,
önlem alınmak kaydı ile; 1990‟lardan beri planlanan ve geliştirilmesine çalışılan
FİLYOS VADİSİ‟nde oluşturulması planlanan “ BÖLGESEL ÇALIŞMA ALANI” na yönlendirilmiştir
(Şekil 3) .
Şekil 3: Filyos Çevresi Ve Filyos
Vadisi Çevresi‟ne İlişkin 1/100 000 Ölçekli ÇDP Kararları
VI.27. Enerji Üretim Alanları
(STR.4)
Enerji üretimine ilişkin tesisler
yapılmadan önce olası Çevresel Etkileri irdelenecek ve Çevresel Etki
Değerlendirmesi (ÇED) süreci tamamlanacaktır. Bu kapsamda, kurum ve kuruluşların
uygun görüşlerinin alınması ve mutabakatı zorunludur. Kurulmuş / kurulacak
tesislerde, ilgili mevzuat çerçevesinde çevresel tüm önlemlerin alınması
zorunludur (S. 48).
AMASRA TARLAAĞZI İÇİN HAZIRLANAN
“ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRME RAPORU” ASLINDA FİLYOS VADİSİ İÇİN
HAZIRLANMALIYDI. İMAR HUKUKUNA GÖRE BİR ALT ÖLÇEKLİ PLAN KARARI (1/25 000,
1/5000, 1/1000) ANCAK, ÜST ÖLÇEKLİ PLAN KARARI DOĞRULTUSUNDA HAZIRLANABİLİR
(Burada üst ölçek 1/100 000’dir)
Yani, ANAYASA niteliğinde Üst
Ölçekli bir Plan olan 1/100 000 Ölçekli Zonguldak Bartın Karabük Planlama
Bölgesi Çevre Düzeni Planı‟nda TERMİK SANTRAL bulunmamaktadır ve buna ilişkin
itirazlar da Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından reddedilmiştir. Buna rağmen
hazırlanan “ÇED Raporu” nun hukuken geçerliliği bulunmamaktadır.
VI.27.1. Enerji Üretimi (Termik)
VI.27.1.1. Termik Santrallerde
ileri teknoloji kullanılacaktır. Çevreyi koruyacak önlemler alınacaktır. Bu
yönde kararlar için Havza Yönetim Birimi, Ekonomik Kalkınma Ajansı (EKA),
Valilikler ile ağır sanayi ve enerji sektörleri işbirliği ve eşgüdüm içinde çalışacaklardır
(S. 48).
V.31. PLANLAMA BÖLGESİNDEKİ AĞIR
SANAYİLERİN FİLYOS YATIRIM HAVZASI‟NA YÖNLENDİRİLMESİ SAĞLANACAKTIR. (STR.1)
(PLAN 2) Ancak, planlama bölgesinin fiziki/ekonomik yapısı ve Yatırım Havzası’nda
bulunan Filyos Serbest Bölgesi’nin statüsü gereği yer seçimi olanağının
bulunmadığı durumlarda;
- Demir-çelik Sanayi, diğer
Sanayi Alanları veya Organize Sanayi
Bölgelerinde yer alabilir.
- Termik Santrallerde;
yatırımcılar / yatırımcı kurumlar faaliyete ilişkin alternatifli yer seçimini
bu plan kapsamında, bölgede yaratacağı sosyal, ekonomik ve mekânsal değişimleri
de göz önünde bulundurarak yapacaktır.
- Yatırımcılar / yatırımcı
kurumlar yer seçimini ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerini alarak bu plan
kapsamında değerlendirilmek üzere Bakanlığa iletir. Bu doğrultuda alt ölçekli
plan ve çevresel etki değerlendirmesi çalışmaları birlikte yürütülür. Onaylanan
planlar sayısal ortamda koordinatlı olarak, veri tabanına işlenmek üzere,
Bakanlığa gönderilir (yage S. 23).
Alternatifler tartışılmadığı gibi
tek alternatifmiş gibi, Amasra Tarlaağzı sürekli gündemde tutulmaktadır. Bunda
kömürün Amasra‟dan çıkarılmasının ve taşıma maliyetinin minimize edilmesinin düşünüldüğü
açıktır. Ancak ÇEVRESEL MALİYET / KAMUSAL MALİYET göz ardı edilmektedir.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Tarlaağzı‟na yapılacak bir termik
santral Amasra ve Bartın’ın insan sağlığını tehdit ederek bölgedeki doğa ve
kültürel turizm olgusuna büyük bir darbe indirecektir. Bütün dünyada
yasaklanmakta olan termik santral atıkları ile su, toprak ve hava kaynaklarını
kirletmekle kalmayacak, orman varlığını, deniz su ekolojik ortamını yok
edebilecek, ekolojik bakımdan hassas bir bölge olan “Kastamonu-Küre Dağları
Milli Parkı”nı da etkisi altına alacaktır.
Projenin inşaat döneminde
yapıların yapılacağı bölgeler ile açık kül depolama alanı ve liman alanında
göstermeye başlayacak olan peyzaj karakteri, işletme döneminde bazı ünitelerde
geri dönüşümü olmayacak biçimde farklılıklara uğrayacaktır.
TARLAĞAZI Proje alanında, doğal çevre
ve peyzaj değişimine neden olabilecek başlıca sebepler Şu Şekilde
sıralanmaktadır:
· Tahrip olan ve bu tahrip
sonucunda değişen yüzey örtüsü,
· Ortadan kaldırılacak olan bitki
örtüsü,
· İnşa edilecek üniteler /
kullanımlar,
· Arazi desenindeki / kullanımındaki
değişim,
· Kazı - dolgu çalışmaları
sonucunda değişen topografya,
Doğal ve fiziksel anlamda gerçekleşecek
en büyük değişim liman kıyısı, santral alanı, regülatör, iletim yapısı, yükleme
havuzları, cebri borular ve santral ünitelerinin yerleşim yerlerinde yaşanacaktır.
Bu noktalarda doğal bitki örtüsü
tahrip olurken, ekosistemdeki denge, müdahaleler sonucunda geçici olarak
aksaklıklara uğrayacaktır.
Tarlaağzı Mevkiinde termik
santral yapımını amaçlayan liman büyütülmesi ve orman kesilerek sanayi ve konut
alanı açılması hiçbir şekilde kabul edilemez.
Yeni bir Termik Santral için
1/100 000 ölçekli Planda iki yer vardır. Bunlardan biri; Filyos Bölgesel Çalışma
Alanı”, ikincisi de mevcut Çatalağzı Santrali’nin altyapı olanaklarından
yararlanılmak üzere var olan santrale yakın bir konumdur.
Termik Santral kurulması istenen
iki alan (Tarlaağzı ve Kandilli) ve Maden Üretim ve Endüstri Alanı olarak
istenen alanların bu kullanımlara açılması, çevrenin korunması, doğal
ortamların sürdürülebilirliği ve planlama bölgesinin turizm karakteri düşünüldüğünde
uygun bulunmamaktadır. Ayrıca bu ÇDP nin kurgusuna, amaç ve ilkelerine aykırı
görülmektedir.
Maden Üretim ve Endüstri Alanı
olarak düşünülen alan, ekteki haritada da görüldüğü üzere çok büyük bir alan
olup, deniz, orman ve biyolojik varlıkların etkilenmesi ve zarar görmesi
mümkündür. Diğer taraftan, CDP nin termik santrallerle ilgili kurgusu, bu
santrallerin diğer ağır sanayilerle birlikte Bölgesel Çalışma Alanında yer
seçmesidir. Kömürün çıkarıldığı yerden bu alana taşınması da karayolu
bağlantılarının güçlendirilmesi/iyileştirilmesi ve demiryolu önerileriyle
sağlanacağı öngörülmektedir.
Bu bölge Bartın-Amasra-Kurucaşile
arası doğa turizmi (ekoturizm) ve kültürel turizm alanlarıdır. Zengin doğal
varlıkları ile koruma altında olan “Bartın-Kastamonu-Küre Dağları Milli
Parkı”nın denize ulaştığı ekolojik alt bölgedir. Ayrıca Amasra kömür madenleri
nedeni ile zaten günümüze kadar özellikle kıyı kesimi kirlenmiş, doğası yer yer
tahrip olmuştur. Kömür madenlerinin depolama ve tesis alanları ülkede öncü bir
turizm merkezi olan Amasra‟da görsel ve çevresel kirlilik yaratmaktadır.
Bu durum ortada iken, Amasra‟ya
2 km mesafede küçük bir balıkçı barınağı olan Tarlağzı mevkiinde bütün bu
ekolojik çevreyi tehdit altında bırakarak tahrip edecek “Termik santral” yapımı
dünyanın hiçbir yerinde görülemeyecek bir durumdur.
Bütün dünya termik santralleri
kapatıyor ve global ısınmanın ve çevre kirliliğinin baş sorumlularından olan
petrol türevlerinden vazgeçme yolunda iken ülkemizin hala böyle bir teknolojiye
yönelmesi bağışlanamayacak bir durumdur. Yatağan, Gökova, Afşin-Elbistan vd
Termik santrallerinin çevreye ve yaşayanlara verdiği zararlar, tahribat her gün
medya gündemindedir.
Bartın‟da termik santral karşıtı
aktiviteler artarak devam etmektedir. Amasra'ya' yapılacak bir termik santralin
çevreye, insan sağlığına ve Bartın ekonomisine zararlı olacağını düşünen kurum
ve kişileri bir araya getiren 9 Nisan 2010 tarihli toplantı sonucunda “Bartın
Platformu” kurulmuştur.
Termik santrale karşı yapılacak
olan toplumsal ve hukuksal mücadele bu platform çatısı altında yürütülmektedir.
Platform, yapımcı Şirketi, mevzuata ve mevcut planlara aykırı olan, Bartın
Halkının havasına, suyuna ve toprağına ortak olarak Bartın‟daki turizmi,
tarımı, ormancılığı, balıkçılığı ve sağlıklı yaşamı bitirecek olan termik
santral yapma ısrarından vazgeçmeye, kömür çıkarma konusunda samimiyse kömür
üretimi için daha ciddi çalışmalar yapmaya çağırmaktadır
(BartınPlatformu,2010).
Bartın‟da sivil girişimler bölgelerinin
turizmden elde ettiği ekonomik girdinin sanayi sektörüne zaten ürettiği kömür
ile kendi içinden yok edilmesine göz yummak istememektedir. Amasra‟da kömür
uzun yıllardır çıkarılmaktadır. Bölge halkının huzurunu da bozan termik santral
santral girişimleri, beraberinde Şirketlerin taşkömürü çıkarılmasına yönelik anlaşmalarını
ve bunlara yine aynı Şirketlerin uymamaları sonucu bölge halkını ve kamu
otoritelerini yanıltmaca çalışmaları ortadadır.
Kamu yönetiminin bir taraftan ÇED
süreçleri, diğer taraftan kendi koymuş oldukları tarım, turizm vb. stratejiler
ile kendi içinde çelişmesi anlaşılması güç bir olgu olarak karşımıza
çıkmaktadır. Bu anlamda ortaya çıkan çelişkilerin de şüphesiz en acımasız
tahripleri doğal peyzaj üzerine olmakta, ülke değerlerimiz yok olmaya mahkum
bırakılmaktadır.
Planlama günübirlik üretilen ve
yönetilen bir anlayıştan uzak düşünülmeli ve uygulanmalıdır. Uzun erimde düşünülen
ve yazılı-çizili malzeme olarak bizlere sunulan planlarda öngörülenler,
öngörüldüğü biçimiyle uygulanmadığı sürece kaybeden yine kamu düzeni, zararı en
yoğun hisseden de yöre halkı olacaktır.
KAYNAKLAR
Bartın Platformu, 2010. Deklarasyon.
www.bartinplatfomu.org.
Tunçer, M., (2007), Zonguldak,
Bartın, Karabük Planlama Bölgesi 1/100 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı, Plan
Açıklama Raporu, UTTA Planlama, Projelendirme, Danışmanlık Ltd. ve Jeotek İşortaklığı.
Tunçer, M.,2008. Bölgesel
Planlama Araçları İçinde “Çevre Düzeni Planları” nın Yeri, Yöntemi ve
Yönetimsel Sorunları: Zonguldak, Bartın, Karabük Planlama Bölgesi Örneği. VI.
Kamu Yönetimi Forumu. 9-11 ekim 2008. Abant İzzet Baysal Üniversitesi. İktisadi
ve İdari Bilimler Fakültesi, Bolu.
Tunçer, M.,2010. Bartın, Amasra
Tarlaağzı Mevkii‟nde Kurulması Düşünülen “Termik Santral” Hakkında. Basılmamış,
Bolu.
UTTA, 2008 Zonguldak, Bartın,
Karabük Planlama Bölgesi 1 / 100 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı, Plan
Hükümleri, (2007), Çevre ve Orman Bakanlığı, Çevresel Etki Değerlendirmesi ve
Planlama Genel Müdürlüğü, UTTA Planlama, Projelendirme, Danışmanlık Ltd. ve
Jeotek İşortaklığı.
No comments:
Post a Comment